Dijital mecralar sinemayı bitiriyor mu?

00:006/03/2021, السبت
G: 6/03/2021, السبت
Yeni Şafak
Son bir yılda evde kalmak zorunda olanların dijital mecrada vakit geçirme zarureti, eski normale geçilse bile etkisini devam ettirecek gibi görünüyor.
Son bir yılda evde kalmak zorunda olanların dijital mecrada vakit geçirme zarureti, eski normale geçilse bile etkisini devam ettirecek gibi görünüyor.

Salgın ile daha çok gündemimize giren dijital mecralar, izleyici alışkanlığını belirlemeye başladı bile. Hatta bu mecralar sayesinde sinema salonlarının kapalı olmasının etkisinin azaldığını söylemek mümkün. Düşünün ki Netflix sadece 2018’de içerik üretimine 8 milyar dolar harcamış. Peki, ülkemizde dijital mecraya ilgi ne boyutta? Rakamlar ne söylüyor?

Gelişen teknoloji ile izleme alışkanlıklarının dönüşmesi kaçınılmaz oldu. Salgın da bu süreci hızlandırdı. Artık sinema ve dizi izleyicisi için dijital mecralar vazgeçilmez bir seçenek halini aldı.
Hatta bu mecralar sayesinde sinema salonlarının kapalı olmasının etkisinin azaldığını söylemek mümkün. Teknoloji ile arası iyi olan haneler arasında dijital mecra üyeliği olmayan da yok denecek kadar az
. Yerli dijital mecra sayısının artması da bunun göstergesi.
  • Ülkemizdeki yakın dönem gişe verilerine baktığımızda sinema izleyicisinin 2017’den sonra salonlardan çekilmeye başladığını görüyoruz.
    2005’ten bu yana ciddi bir yükseliş gösteren bilet satış rakamları, Box Office Türkiye verilerine göre 2017’ye gelindiğinde 71 milyonu aşmıştı. 15 yılda 65 milyondan fazla artış demek bu...
    Ancak bu yıldan sonra ciddi bir düşüş yaşanmış, 2018’de 70 milyona, 2019’da ise 59 milyona gerilemişti. Çeşitli faktörler olsa da dijital yayıncılığın etkisi ciddi paya sahip.

DİJİTAL MECRA ÜYESİ ARTIYOR

Salgın öncesi sinema salonlarında manzara, izliyicinin başka mecralara yöneldiğinin göstergesiydi. Son dönemde yapılan araştırmalar Türkiye’de izleme alışkanlığının ciddi oranda dijitale kaydığını ortaya koyuyor.
KPMG firmasının araştırmasına göre büyük şehirde yaşayan, yüksek eğitim seviyesine sahip, orta-üst gelir düzeyinde, 22-45 yaş aralığındaki kişilerin yüzde 86’sı dijital mecra izleyicisi.
Ve bunların yarısından fazlası birden fazla mecraya üye. Araştırmaya katılanların yarısından fazlası üyelik ücreti olarak 41 TL’den fazla ödeme yapıyor.


  • Bir başka araştırma ise Türkiye’deki dijital mecraların pazar payını ortaya koyuyor.
    JustWach’ın 2020’nin son çeyreği için yaptığı araştırmaya göre ülkemizdeki dijital mecralar arasında en geniş pazar payına sahip olan yüzde 43 ile BluTv. Netflix’in popülerliği pazar payında henüz kendisini gösterebilmiş değil.
    Çünkü yüzde 24 ile ikinci sırada... Amazon Prime Video da tahminlerin ötesine geçerek pazardaki payını yüzde 16’ya çıkarmış durumda. Bunda düşük fiyat politikası etkili elbet.

YENİ YERLİ DİJİTAL MECRALAR

Henüz 2021 verilerine sahip değiliz. Bu yıl pazarın hareketlendiğini ve yeni yerli mecraların yayına başladığını düşünecek olursak pastadaki rekabetin ciddi şekilde kızışacağını tahmin etmek zor olmasa gerek.
Zira Acun Ilıcalı’nın Exxen’i ve Gain açılalı henüz birkaç ay oldu. Fakat farklı içerikleri sayesinde hızlı şekilde üye sahibi oldukları biliniyor.
Puhu Tv, Mubi, Filmbox Live, beIN Connect, FoxPlay, Turkcell TV+
da ülkemizde dijital olarak hizmet veren mecralar arasında.

ÖZEL İÇERİKLER FARK OLUŞTURUYOR

  • Dijital Mecra yarışında öne çıkan en önemli unsur özel içerikler. Bazı mecralar sadece yayın alanı olarak var olurken, pazar payında önde olanların farkı özel içerikleri. Özellikle diziler ciddi oranda etkili.
    Dünyada Netflix ve HBO’nun başı çektiği özel film ve dizi içerikleri ülkemizde de sektördeki ağırlığını oluşturmaya başlamış durumda. Düşünün ki Netflix sadece 2018’de içerik üretimine 8 milyar dolar harcamış. Dijital mecraların etki alanına dair belirleyici bir ayrıntı olsa gerek.
#Dijital
#Netflix
#Sinema