Manavgat'ta yaşayan Sercan- Bedia Aydın çiftinin 2006 yılında dünyaya gelen ilk çocukları Servet Aydın, 2011 yılında rahatsızlandı. Anne ve babası tarafından başta Akdeniz Üniversitesi Hastanesi olmak üzere birçok sağlık kurumuna yapılan başvurulardan bir sonuç alınamadı. 2014 yılında Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi'nde yapılan biyopsiyle Servet Aydın'dan alınan örnekler incelenmek üzere Almanya'da Berlin Üniversitesi'ne gönderildi.
Sonuçların temiz gelmesinin ardından Sercan ve Bedia Aydın çifti çocuklarının hastalığına şifa bulabilmek amacıyla İstanbul ve Ankara'da çeşitli sağlık kurumlarına da müracaat etti.
Bedia Aydın, kendisinin eşiyle 18 yaşında evlendiğini belirterek, "19 yaşındayken Servet dünyaya geldi. Servet'in bebeklik ve küçük çocukluk dönemi gayet iyi geçti. Herhangi bir sağlık sorunu yoktu.
Servet'in 4-5 yaşlarındayken kekelemeye başladığını anlatan Bedia Aydın, "Biz bunun üzerine Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne başvurduk, orada tahliller yapıldı. Ardından Ankara'ya götürdük. İstanbul'a gittik. Orada fizik tedavi yapıldı. Özel nöroloji doktorlarına götürdük. Amerikan Hastanesi'ne götürdük. Orada 'ağır metal fazlalığı' teşhisi konuldu ve tedavisinin olmadığı söylendi.
Oğlu Servet'e İstanbul'da özel Amerikan Hastanesi'nde bir doktorun 'ağır metal fazlalığı' teşhisi koyduğunu söyleyen Bedia Aydın, şunları söyledi:
Baba Sercan Aydın da Servet'in tedavisi için Antalya, Denizli, Konya, İstanbul ve Ankara'da gidebildikleri bütün hastanelere gittiklerini söyleyerek, "Doktorlar tanı bulamıyor. 'Bu tür bir olay dünyada yok diyor, daha çıkmadı' diyorlar. İstanbul'a özel bir hastaneye gittik, oradaki doktor bütün dosyalara baktı, 'Sizin eksik bir işleminiz kalmamış. Bir tek ağır metal testi yapmamız gerekir, pilden şüpheleniyorum. Bu çocuklarda rastlanılan bir olay' dedi. Ağır metal testi yaptırdık, doktor bize, 'Normal çocuklarda 3-4 olan değer; bunda 19.5 çıktı. Aşırı yüksek. Bu ilerleyen yıllarda yürüme bozukluğuna, konuşma bozukluğuna ve yatağa bağlı kalma pozisyonuna kadar gidebilir' dedi. Dediği gibi de oldu" diye konuştu.
Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Çocuk Nörolojisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Duman, ağır metallerin çevrede çok yaygın olduğunu belirterek, kontrolsüz şekilde maruz kalınabilecek bir etken olduğunu aktardı. Pil, oyuncak gibi birçok metal objenin içerisinde ağır metallerin olduğunu anlatan Prof. Dr. Duman, özellikle çocuklarda arseniğe maruz kalarak, kontrolsüz 'CE onayı' olmayan oyuncaklarda ağır metalle karşılaşıldığını hatırlattı.
Ailelerin bu konuda çok dikkatli davranması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Özgür Duman, "Özellikle çocuklarda ani kusma, karın ağrısı, kramplar, sebebini açıklayamadığınız şekilde bilinçte değişiklik, uyuklama, sersemleme gibi durumlar olduğunda muhakkak zehirlenmeler akla gelmelidir. Bu sadece ağır metallerde değil, genel zehirlenmelerin bulgusudur. Olay burada çözülürse uzun süreli birikerek giden zehirlenmelerin önüne geçer" dedi.
Kurşun ve cıva gibi zehirlenmelerde kas ağrıları, sinir erimeleri, güçsüzlük görüldüğünü aktaran Prof. Dr. Özgür Duman, "Çocuklar erken dönemde etrafındaki ürünleri ağzına alarak öğrenmektedir. Hayatı ağzıyla tadarak öğrenmeyi severler. 3 yaşa kadar çocukları bu tür mazuriyetlerden uzak tutmak önemlidir. Oyuncakla tek başına oynuyor deyip bırakmamak gerekir. Bunlar giderek beyne biriktikçe beyinde erimelere, belli alanlarda, tutulum yaparak o bölgenin çalışma fonksiyonlarını bozabilmektedir. Nihayetinde beyin her şeyin patronudur. Yeri geldiğinde zekanın, kalbin, bağırsaklar gibi birçok organın etkilenmesi mümkündür.