Taksim Sinema Buluşmaları’nın on ikincisinde Filistin filmlerinden seçilmiş sekiz yapım izleyiciyle buluştu. Kısa filmlerden imam hatip öğrencilerinin çektiği ve ilk kez gösterilen “Gazze’de Barış” filmi beğeni topladı. İsrail’e destek veren markaları boykot etmenin önemine dikkat çeken yapım, Gazze’de yaşanan gerçek olaylardan ilham aldı. Filmin oyuncularından Meryem Berre Mert “Yazarken de çekerken de kanımız dondu, yaşananları derinden hissettik” dedi.
Uluslararası Sinema Derneği’nin “Taksim Sinema Buluşmaları”nın on ikincisi, önceki akşam Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. “Filistin Filmleri Seçkisi” başlıklı etkinlikte, Filistin temalı sekiz kısa film izleyiciyle buluştu. Gecede, “Kara Tavuk, “Özgürlüğün Gölgeleri”, “Roof Knocking”, “Sayılar”, “100 Balfour Yolu”, “Çok Yaşa Filistin”, “Şahit” ve “Gazze’de Barış” yapımları gösterildi. “Sayılar” ve “Gazze’de Barış” filmlerinin ilk kez gösterildiği programın sonunda yönetmen ve oyuncular, filmler üzerinden Filistin’de yaşananları konuştu, soruları cevaplandırdı. Uluslararası Sinema Derneği Başkanı, yapımcı ve yönetmen Nazif Tunç, Filistin’i unutturmamak için çabaladıklarını belirterek, “Elimizden gelen sadece bu. Yapılan filmlerle sinemanın diliyle bir algı oluşturmak, sinemayla intifadaya katkıda bulunmak, bu soykırımın bitmesine ve yapanların cezalandırılmasına yönelik sanat camiası ve sanatçılar olarak kıyama kalkmak niyetindeyiz” dedi.
YAZARKEN DE ÇEKERKEN DE KANIMIZ DONDU
Yesevi Sinema Akademisi’nde sekiz hafta eğitim gören imam hatip liseli öğrencilerinin çektiği “Gazze’de Barış” kısa filmi, programda ilk kez gösterildi. Yapım, Gazze’de ölen çocukların avuç içlerine yazılan isimlerden yola çıkarak boykotun önemine vurgu yapıyor. Kısa filmin oyuncularından Ayşe Hümeyra Ökten Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Meryem Berre Mert, bitirme projesi olarak hazırladıkları filmin ortaya çıkışını anlattı. Berre Mert, “Normal bir film çekecektik fakat gündem Gazze olunca oradan ilerleyelim dedik. Yaklaşık üç ay önce çekimleri tamamladık. Kimse boykota önem vermiyordu. Önce bir kahve markasına yönelik bir film yapmayı düşündük, sonra genel bir şey yapmaya karar verdik. Yazarken de çekerken de kanımız dondu, yaşananları derinden hissettik. ‘Bunlar yaşanıyor’ dedik. Yazarken görüntüler izledik, ağlayanlarımız oldu” dedi. Gazze’deki zulmü duyurmak için yaklaşık 20 kişilik bir ekibin filme emek verdiğini söyleyen Mert, “Gösterilmesinden gurur duydum. Elimizden bu kadarı geliyor. İleride inşallah daha da fazlasını yapabiliriz. Herkes, küçük büyük demeden elinden geleni yapmalı” diye konuştu.
SAVAŞ YAŞAYAN İNSANLAR BİRER SAYI DEĞİL
Human Movie Teams’in yeni animasyon filmi “Numbers (Sayılar)” ise gecenin ilk kez gösterilen diğer yapımıydı. Yönetmen Tülay Gökçimen ve Deniz Türker, filmle amaçladıklarını izleyicilerle paylaştı. Gökçimen; savaş ve işgal yaşayan insanların birer sayı olmadığını anlatan animasyon filmin, 18 ülkede ödüle layık görüldüğünü ifade etti. Kısa filmin festival sürecinin devam ettiğini ifade eden yönetmen, “Bugün de Taksim’de bu filmlerle insanların hayatına Gazze girsin istedik. Her şeyin 7 Ekim’de başlamadığını bu filmlerle anlatmaya çalışacağız. 7 Ekim’den önce anlatmaya çalıştığımız hikayeleri insanlar şimdi yeni yeni anlamaya başladı. Filmlerle sadece savaşı ve soykırımı değil, umutları, yarını ve geleceği de anlatacağız. Mescid-i Aksa, Filistin özgür olana kadar veya diğer İslam beldeleri, Müslümanların olduğu yerler özgür olana kadar çalışacağız. Bizler de bu sektörde medya yoluyla derdimizi, onların derdini anlatmaya devam edeceğiz” cümlelerini kurdu.