‘Milli Kültür Seferberliği’ sloganıyla bu yıl ikincisi düzenlenen İstanbul Karagöz Festivali’nin Onur Konuğu ve Onur Ödülü’nün sahibi usta yazar Üstün İnanç oldu. Karagöz’le küçük yaşlarda tanışan İnanç, 12 yaşındayken babasından gizli evin bodrumunda Karagöz oynattığını söyledi.
‘Milli Kültür Seferberliği’ sloganıyla Albayrak Medya ana medya sponsorluğunda düzenlenen İstanbul Karagöz Festivali başladı. Ay sonuna kadar İstanbul’un çeşitli yerlerinde izleyiciyle buluşacak olan festivalin ödül töreni geçtiğimiz akşam Eyüpsultan Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşti.
GELENEĞE SAHİP ÇIKTIK
Ödül töreni öncesinde konser veren Hayal Musiki Topluluğu, Karagöz oyunlarında yer bulan hikayelerin anlatıldığı eserleri seslendirdi. Ödül töreninde, Karagöz sanatına katkı sağlamış kişi ve kurumlara ‘Yaşam Boyu Onur’, ‘Emek’, ‘Destek’ ve ‘Katkı’ ödülleri verildi. Festivalin Onur Konuğu usta yazar Üstün İnanç Onur Ödülü’nün de sahibi oldu.
Aynı zamanda Gösteri Sanatları Merkezi’nin kurucu müdürü olan İnanç, Karagöz’le kurduğu ilk ilişkiyi şöyle anlattı: “Babamın memuriyeti dolayısıyla ilkokulu İzmir’de okudum. 12 yaşındayken bulunduğumuz ilçeye bir Karagözcü geldi, seyrettim. İzleyince tutuldum. Ben de bu işi yapacağım dedim ve eski sigara kartonlarından tasvirler yapmaya başladım. Tatmin olmadım. İstanbul’daki anneanneme bana Karagöz tasviri alması için mektup yazdım. O da dayıma Kapalıçarşı’dan bir Karagöz tasviri aldırdı. Evin bodrumunda babamdan gizli Karagöz oynatmaya başladım. O istemezdi.”
İnanç şöyle devam etti: “En son eserim Yağmur Kanla Başladı’dır. Onu meddahla bitirdim. O devrin kültürünü anlatıyorum çünkü. Biz geleneksel Türk tiyatrosunu yaşattık. Biz Gösteri Merkezi’ni kurduğumuz zaman hor görünürdü Orta Oyunu, Karagöz, Meddah. Bunların öyle olmadığını ispat ettik. Şimdi bir tartışma hali olsa bile kabul görmüş durumda.”
- Kendimi evimde hissettim
- Bugüne kadar yüzlerce Karagöz oyuncusu yetiştiren Üstün İnanç, “Buraya gelince Gösteri Sanatları Merkezi’ne gelmiş gibi oldum. Hepsi bizim dostumuz, öğretim üyemiz ve öğrencimiz. Bu arkadaşları görünce kendimi cennette gibi hissettim” dedi