İzmir'de ALS hastalığı nedeniyle 10 yıldır yatağa bağlı yaşamını sürdüren 58 yaşındaki Vedat Ertürk, organ nakli olmayı bekleyen bir arkadaşının durumundan etkilenerek tüm organlarını bağışladı.
İzmir'in Bornova ilçesinde yaşayan 58 yaşındaki 2 çocuk babası Vedat Ertürk'e 13 yıl önce gittiği Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Bölümünde ALS-MNH (amyotrofik lateral skleroz- motor nöron hastalığı) teşhisi konuldu.
Hastalığın ilerlemesi nedeniyle zamanla vücudunun tamamını kullanamaz hale gelen Ertürk, 10 yıldır yatağa bağlı olarak yaşamını sürdürüyor.
Sadece sağ ayak başparmağını kullanabilen Ertürk'ün hayata bağlılığını gören ALS-MNH Derneği üyeleri, Ertürk'e kullanabileceği bir bilgisayar hediye etti. Yedi yıldır sağ ayak başparmağıyla kullandığı bilgisayar sayesinde insanlarla iletişim kuran Ertürk, Antalya'da böbrek nakli olmayı bekleyen ancak 2 yıldır uygun böbrek bulamayan arkadaşının durumunu öğrenince tüm organlarını bağışlamak için başvuru yaptı.
Organ bağışı için evlerine gelen sağlık ekibinin sorularına kullandığı bilgisayarın yardımıyla yanıt veren Ertürk, ellerini kullanmadığı için imzalayamadığı organ bağışı formuna ise görevlilerin yardımıyla parmak bastı.
Çok mutluyum
Kendisi gibi hastalar için dizayn edilen bilgisayar sistemiyle açıklamalarda bulunan Vedat Ertürk, organlarını bağışlamaktan mutluluk duyduğunu ifade etti.
Organ nakli bekleyen arkadaşının durumuna çok üzüldüğünü bu nedenle de tüm çalışan organlarını bağışladığını anlatan Ertürk, şöyle devam etti:
- "Beni hayata bağlayan 3 şey var. Motivasyon, iyi bakım ve iletişim. Ailem motivasyonumu fazlasıyla sağlıyor. İletişimde büyük sıkıntılar yaşıyorduk onu da bilgisayarla giderdik. ALS hastalarıyla ve sosyal medyada herkesle iletişim kurabiliyorum. İlk etapta böbreklerimi, kalbimi ve gözlerimi bağışlamak istedim. Şimdi ise işe yarayan organlarımın tamamını bağışlamak istiyorum. Çok mutluyum ve heyecanlıyım."
Eşi de organlarını bağışladı
Ertürk'ün eşi Armağan Ertürk ise 33 yıldır evli olduklarını, yaşadığı sağlık sorununa rağmen hayat arkadaşının moralini bozmadığını söyledi.
Bir ay önce eşi organlarını bağışlamak istediğini söylediğinde buna çok şaşırdığını dile getiren Ertürk, "Eşim sağlığında da organlarını bağışlamak istiyordu ama bazı engeller çıktı yapamadı. Organ nakli olmayı bekleyen bir arkadaşımızı düşünerek organlarını bağışladı" dedi.
Eşinin bu fedakarlığından çok etkilediğini ve kendisinin de organlarını bağışlama kararı aldığını anlatan Ertürk, şunları söyledi:
- "Kendi rahatsızlığı varken, başkalarını düşünüyor. 'Benim bedenim bir gün çürüyecek, ölecek ama organlarım geride bir ya da iki kişiye, merhem olsun, hayat versin. Başka bedenlerde var olayım.' diyor. Ülkemizde ve dünyada organ bağışına çok ihtiyaç var. Bizler gelip geçiciyiz. Onları düşünerek, bedenler toprakta çürüyeceğine başka bir bedende yaşayabilir."
Kimse 'organlarım yaramaz' diye düşünmemeli
İzmir Organ ve Doku Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi Sorumlu Hekimi Müge Padır da bir ALS hastasının organlarını bağışlama kararı alıp kendilerine başvurduğunu öğrenince çok mutlu olduğunu ifade etti.
Akli melekeleri yerinde olup 18 yaşını doldurmuş herkesin organ bağışında bulunabileceğini vurgulayan Padır, "Hasta sağlığında bağış formunu doldursa da aileden izin aldıktan sonra bağış mümkün oluyor. Kimse benim şekerim, kalbim var, organlarımız hiç kimseye yaramaz diye düşünmemeli. Sağlık Bakanlığının uzman hekimlerden oluşan bilim kurulları var. Bu kurula o gün yapılan tetkikler, sunuluyor ve onların kararlarından sonra nakil işlemleri gerçekleşiyor" şeklinde konuştu.
Ertürk'ün ALS hastası olmasına rağmen organlarını bağışlayarak büyük bir farkındalık oluşturduğuna dikkati çeken Padır, bu davranışların nakil bekleyen hastalara umut kaynağı olduğunu kaydetti.