Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın belediyelerin borçlarının tahsiline başlayacağını söyledi.
AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda konuşan Erdoğan, temel önceliklerden biri olan ekonomide sıkıntıların üstesinden geldiklerini vurguladı. “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz” diyen Erdoğan, şunları söyledi: “Enflasyon, inşallah bundan sonra daha hissedilir biçimde düşecektir. Sene sonunda enflasyonu, hedeflediğimiz seviyelere mutlaka indireceğiz.”
“Daha önce nasıl enflasyonu tek haneye indirdiysek, inşallah aynısını yine başaracağız. Her gün yeni bir vaatle arz-ı endam eden muhalefet, bize göre havanda su dövmektedir. Bunlar, aynı riyakarlığa seçim döneminde de başvurdular. 4-5 ay öncesini şöyle bir hatırlayın. Suyu ucuzlatmaktan bahsediyorlardı, şimdi suya yüzde 400-500 oranında zam yapıyorlar.”
“Liyakatten bahsediyorlardı, şimdi belediyeleri akraba çiftliğine çeviriyorlar. Ortalıkla boş gezen ne kadar eş, dost, hısım, tanıdık varsa; eğitimine bakmadan, hepsini belediyelere üst düzey yönetici olarak atadılar, atıyorlar. Otoparkından toplu ulaşıma kadar belediye bünyesinde hangi hizmetler sunuluyorsa, hiç sektirmeden hepsinin ücretlerinde fahiş artışa gittiler. Emeklilere verdikleri sözleri zaten hatırlamak bile istemiyorlar. Daha 4 ay öncesinde meydanlarda bol keseden para dağıtıyorlardı, şimdi emeklilerimizi kapılarına dahi yaklaştırmıyorlar.”
“Seçim bitti, sandıklar kapandı, verilen sözlerin tamamı rafa kalktı. CHP'li belediyelerin alametifarikası olan çöp, çukur, çamur, yolsuzluk, hırsızlık girdabına vatandaşlarımız tekrar sürüklendi. Vals ve dans gösterisi düzenlemeyi belediyecilik zannediyorlar. Beceriksizlik, iş bilmezlik, ideolojik bağnazlık adeta bunların paçalarından akıyor.”
“Buradan Sayın CHP Genel Başkanı’na şunu söylemek isterim; dürüst siyaset, verilen sözlerin arkasında durmayı gerektirir. Tutmadığınız sözlerin mahcubiyetini, daha büyük vaatlerde bulunarak gizleyemezsiniz. Gücünüz yetiyorsa, belediye başkanlarınıza söyleyin, 'Bedava yapacağız' diyerek milletten oy istedikleri ancak 3 ayda 3-4 kez zam yaptıkları hizmetlerin fiyatlarını düşürsünler. Emeklilere faydanız dokunsun istiyorsanız, talimat verin, belediyeleriniz Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) olan birikmiş borçlarını ödesinler.”
“Meydanlarda 'Oy verene bedava traktör vereceğiz' demek kolaydır; zor olan sözünün eri olmaktır, ahdine sadık kalmaktır. Şu anda belediyelerin borçlarıyla ilgili Hazine ve Maliye Bakanlığımız, kaynağında bu borçların tahsiline başlayacaktır. Öyle 25 kuruşa simit yok. Milletin varlığını değişik yerlerde harcamaya müsaade yok. Dolayısıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı artık bunun tahsilini kaynağında yapacaktır, bunu böyle bilesiniz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lozan Barış Antlaşması'nın 101. yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı mesajda da, "Türkiye, bölgesinin istikrar abidesi olarak tam 101 yıldır sürdürdüğü kalkınma yolculuğunu bugün de kararlı bir şekilde devam ettirmektedir" dedi. Mesajında, Lozan sayesinde milletin vatan topraklarını işgal eden müstevlilere karşı elde ettiği zaferin uluslararası alanda da onaylandığını belirten Erdoğan, “Her gün yeni bir krizin patlak verdiği, geleceğe dair belirsizliklerin arttığı bir dönemde ülkemiz, Türkiye Yüzyılı hedeflerine odaklanmış durumdadır” ifadelerini kullandı.
Başıboş köpek sorununa değinen Erdoğan, şöyle konuştu: “Birileri ısrarla görmezden gelse de Türkiye'de bir başıboş köpek sorunu var. Müdahale edilmedikçe sorun daha da büyüyor, kötüleşiyor, mesele tam anlamıyla çığırından çıkıyor. Milletimiz bizden bu sorunu çözmemizi istiyor. Halkımız, sokakların güvenli hale gelmesini istiyor. Hayvanlar konusunda kimse bize merhamet dersi vermeye kalkışmasın. Hele hele, bölücü terör örgütünün beşikteki bebeği katletmesine, canlı bombaların şehirlerimizde masum sivilleri aramızdan almasına, Gazze'de, şu anda sayısı 16 bini bulan masum çocuğun, sayısı 40 bini geçen masum insanın katledilmesine ses çıkarmayanlar, kalkıp da bize merhametten bahsetmesin. Dağdaki eli kanlı katil sürülerine methiyeler düzenler, kimse kusura bakmasın ama bize vicdan ve merhamet nutku çekemez. Timsahın gözyaşları merhametten değildir. Komisyon çalışmaları sırasında, köpek yüzünden hayatını kaybetmiş i kızının acısını yüreğinde taşıyan annenin, oğlu parçalanmış babanın üzerine yürüyen bir karakter fukarasının diline en son alacağı kelime merhamettir. Değil insana, değil masum çocuklara, herhangi bir canlıya karşı, yüreğinde zerre miskal merhamet olan biri, kalkıp da o densizliği yapamaz. Ciğerparesini kaybetmiş yüreği yaralı bir anne ile empati kuramayan başka canlılarla nasıl kursun? Eşrefi mahlukat olan insana sevgi göstermeyen, başka canlılara nasıl sevgi beslesin?”
Meclis’te yapılan protestoyu eleştiren Erdoğan, şunları söyledi: “Birileri, muhalefet milletvekillerinin desteğiyle kalkıp geliyor, Meclis koridorlarını işgal ediyor, utanmadan sıkılmadan Meclis çatısı altında milletvekillerine ‘Katil’ diye bağırabiliyor. Milletvekiline hem de Yüce Meclis çatısı altında ‘Katil’ diye bağıran da onu oraya getirip o cesareti veren de, bütün millete karşı saygısızlık yapmıştır, edepsizlik yapmıştır. Biz, bu densizliğe, bu edepsizliğe, bu şımarıklığa pabuç bırakacak, boyun eğecek bir grup değiliz. Biz, üç-beş marjinal karakterin çığırtkanlık yaparak, bağırarak, çağırarak Meclis'i çalışamaz hale getirmesine eyvallah etmeyiz.”
“Utanç verici tüm sahnelere rağmen yasa teklifi komisyonda kabul edildi. Sadece insanları değil, sokak hayvanlarını da yaşatmayı amaçlayan kanun teklifimize ‘Evet’ diyen tüm milletvekillerini tebrik ediyorum. Bu meseleyi Meclis tatile girmeden önce inşallah Genel Kurul’un da takdirine sunacak, orada da taşkınlıklara prim vermeden inanıyorum ki Cumhur İttifakı olarak teklifi yasalaştırarak sokaklarımızı güvenli hale getireceğiz. Tüm grubumuzdan, milletin vekili olarak bu yüce çatı altında bulunan her bir arkadaşımdan kararlı bir duruş bekliyorum. Bundan sonra esas önemli olan sahiplenme kampanyasıdır. Son bir haftadır ortalığı ayağa kaldıran sanatçılar, dernekler, medya mensupları başta olmak üzere tüm hayvanseverlerden 'başıboş köpekleri sahiplenme kampanyamıza' güçlü destek bekliyoruz. Burada sergilenen yüksek hassasiyetin çok daha fazlasını, sahiplenme sürecinde de göreceğimize inanıyorum.”