Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, dün olaylı Süper Kupa finali öncesinde yaptığı açıklamada, Suudi yetkililerin 'Atatürk' konusundaki taleplerini reddettiğini ve bu nedenle maça çıkmayacaklarını ilan etmişti. "Fenerbahçe'nin duruşu, cumhuriyet ilkelerine sahip çıkışı, Atamız konusundaki duruşu, söylemi, eylemi bir maç buraya geldik diye sorgulanacaksa bunu pek samimi bulmuyorum ve abesle iştigal olarak görüyorum." diyen Koç, daha birkaç ay önce AEK Larnaca deplasmanında Türk bayraklı atkıların stada alınmamasına ve pankarttaki Türk bayrağının kapatılmasına sessiz kalmış ve Fenerbahçe maça çıkmıştı.
Dün oynanacak Galatasaray-Fenerbahçe Süper Kupa müsabakası öncesi, Suudi yönetiminin aldığı kararla 'Yurtta Sulh, Cihanda Sulh' pankartı ve Atatürk tişörtüne izin verilmeyeceği öne sürülmüştü.
İki kulüp yetkilileri, milli hassasiyetlerden ödün vermeyeceklerini söyleyerek, Suudilerin kararından dönmemesi halinde maça çıkmama kararı alacaklarını bildirmişti.
Süper Kupa maçı iptal oldu
Türkiye Futbol Federasyonu, Suudi Arabistan'da oynanması planlanan Turkcell Süper Kupa maçının, organizasyondaki 'bazı aksaklıklar nedeniyle' ileri bir tarihe ertelediğini duyurdu, takımlar gece saatlerinde Türkiye'ye döndü.
Ali Koç: Cumhuriyetin ilkeleri sorgulanıyor
Suud'a aslan Yunan'a serçe: Ali Koç
Milli değerlere hassas olan aynı Ali Koç, daha bir yıl önce, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ekibi AEK Larnaca deplasmanında Türk bayraklı atkıların stada alınmamasına ve pankarttaki Türk bayrağının kapatılmasına sessiz kalmıştı.
Fenerbahçe'nin AEK Larnaka'yı 2-1 mağlup ettiği maç öncesi stada girişte Rum güvenlik görevlileri Türk bayraklarını toplamıştı.
Yaşananlar, maçın ertesi gününde KKTC basınında geniş yankı bulmuştu.
Benzer bir olay da 2012'de yaşanmıştı: Türk bayrağı sokmama imzası
Öte yandan 2012 yılında da Rum ekibi AEL Limassol ile oynanacak maç öncesinde Fenerbahçe Spor Kulübü Dış İlişkiler Müdürü Turgut Acar ve Fenerbahçe Dernekler Sorumlusu Murat Boyraz, stada Türk bayrağı alınmaması için belge imzalamıştı.
Skorer'den Sefa Karahasan'ın haberinde yaşananlara ilişkin şu ifadeler yer almıştı:
