Sosyal medyada İslam dinine hakaret içeren paylaşımlar yaptığı gerekçesiyle yargılanan Mehtap Balaban'ın "zincirleme şekilde halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçundan 7 aydan 1 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi. Balaban, Twitter hesabından yaptığı paylaşımlar nedeniyle yaklaşık bir ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilmişti.
- Sanık Balaban'ın avukatı da kimsenin düşüncesinden dolayı cezalandırılamayacağını ifade edip, müvekkilinin yaptığı paylaşımlarda suç unsurunun bulunmadığını savunarak, beraat talebinde bulundu.
"İslam dini ve mensuplarının alenen toplumdaki saygınlığını aşağılayacak şekilde"
Duruşmada, Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını okudu. Sanığın 9 Eylül'deki paylaşımlarının kamuoyunda infiale yol açabilecek tarzda, İslam dini ve mensuplarının alenen toplumdaki saygınlığını aşağılayacak şekilde olduğu belirtilen mütalaada, bu paylaşımlarla İslam dini ve mensuplarının itibarsızlaştırılmasının hedeflendiği, İslam dinine inananlar bakımından haklı bir öfke uyandırdığı anlatıldı.
- Sanığın üzerine atılı suçta "fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması" unsurunun arandığı, "kamu barışı" kavramına verilen zararın somut biçimde ortada bulunduğu ifade edilen mütalaada, suçun zarar değil tehlike suçu olduğu, dolayısıyla kamu barışının bozulma ihtimalinin de suçun işlenmesi için yeterli görüldüğü kaydedildi.
Duruşma ertelendi
Mütalaada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Avusturya kararına atıfta bulunularak, sanığın paylaşımlarının dış dünyada meydana getirdiği etki ve tepki gözetildiğinde, açık ve yakın tehlikenin ciddi bir şekilde ortaya çıktığı vurgulandı. Savcılık mütalaasında, sanık Balaban'ın eylemine uyan "zincirleme şekilde halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçundan 7 aydan 1 yıl 9 aya kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Duruşma, esas hakkındaki savunmaların hazırlanması için ertelendi.