Türkiye'nin son yıllarda sadece içeride maruz kaldığı saldırılar değil, yakın çevresinde yaşanan gelişmeler de ülkemizin neden çok güçlü bir orduya sahip olması gerektiğini gözler önüne serdi.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kara, hava ve denizde adeta gövde gösterisi yapacağı tatbikatların bu döneme denk gelmesinin 'tesadüf' olamayacağı belirtilirken, gözler 27 Şubat'ta başlayacak olan 'Mavi Vatan' tatbikatına çevrildi.
FETÖ'nün Balyoz kumpası mağduru emekli Tümamiral Ali Deniz Kutluk, yenisafak.com'a yaptığı açıklamada tatbikatın isminin dahi son derece özenle seçildiğine ve derin anlamlar taşıdığına vurgu yaptı.
"Mavi Vatan, Türkiye'nin ilgi ve etki alanının altındaki deniz alanını kast ediyor. Yani tatbikatın ismindeki sembol değer ile gerçek değer oldukça örtüşüyor" diyen Kutluk, "Bu ismi seçen arkadaşları da tebrik ediyorum" ifadesini kullandı.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tatbikatlarının daha önceki yıllarda da geniş kapsamlı olduğunu ancak ilk kez bu denli büyük bir tatbikat yapıldığını anlatan Kutluk, şöyle devam etti:
"Bunu yapabilmeniz için muhabere altyapınızın son derece gelişmiş olması lazım. Tatbikata Deniz Kuvvetleri Komutanlığından muharip ve yardımcı sınıf gemilerle deniz-hava vasıtaları, kıyı birlikleri, SAT ve SAS timleriyle Kara Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri ve Sahil Güvenlik Komutanlığı unsurları katılacak.Toplamda 90 bin kişilik bir katılımdan bahsediyoruz. Bu ne demek? Deniz Kuvvetleri, elindeki tüm unsurları kullanıyor demek."
Tatbikatın amacını 'Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sahip olduğu 'caydırıcılık' unsurunun pekiştirilmesi" olarak özetleyen Kutluk, şunları söyledi:
Caydırıcılık, TSK'nın en önemli görevi. Öncelik herkesin sandığı gibi savaşmak değil, savaşmayı önlemek. Savaşa mani olmanın en önemli yollarından biri de caydırıcılıktır.
Bu tatbikat, 15 Temmuz'daki hain darbe girişiminin ardından gelişen sürece yanıt niteliği de taşıyor.
Tatbikatın son dönemlerde ciddi krizlerle gündeme gelen Ege ve Akdeniz'in yanı sıra Karadeniz'de de yapılmasının son derece önemli olduğuna vurgu yapan Kutluk, "Karadeniz, Türkiye'nin kimi durumlarda müttefikleriyle farklı düşündüğü ve kendi güvenliği için son derece önemsediği bir yer" dedi.
Son dönemlerde özellikle Akdeniz ve Ege'deki gelişmelerin ardından kimi ülkelerin farklı işbirliklerine girdiğine işaret eden Kutluk, sözlerini şöyle sürdürdü:
Türk Silahlı Kuvvetleri, 'halen çok güçlüyüz' diyor. Balyoz, Ergenekon ve benzer davalarla boğulan, ardından FETÖ unsurlarınca ele geçirilmek istenen silahlı kuvvetler, birden fazla yerde aynı operasyon yapabilecek kabiliyetinin halen olduğunu gösteriyor.
Emekli Tümamiral Ali Deniz Kutluk, FETÖ'nün özellikle deniz kuvvetlerini hedef almasına ve burada verdiği tahribata rağmen halen gemilerin denizlerimizde başarıyla görevlendirildiğine işaret etti ve şöyle devam etti:
"Demek ki FETÖ, Deniz Kuvvetleri'nde amacına ulaşamadı. FETÖ'den arındırılmış, iyi eğitimler almış, FETÖ metre süzgecinden geçmiş personel görevinin başında.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı muharip bir güçtür ve başka topraklara asker çıkarabilir, diğer ülkelerin deniz unsurlarını engelleyebilir, aynı zamanda farklı enstrümanları başarıyla kullanabilir. Türkiye'ye bulaşan büyük hata yapar."
Kutluk ayrıca, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın modern silahlar ve gerekli takviyelerle günümüze iyi bir şekilde adapte olduğunun altını çizerek, "Yüzlerce yıllık geçmişi olan bir orduya sızarak tahrip etmek, içinden bazı unsurları devşirerek zarar vermek mümkün olmamıştır, olmayacaktır. Türk Silahlı Kuvvetleri, devletinin bekası için tüm zorluklara en güçlü şekilde karşı koyacak durumdadır" dedi.