Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) "emniyet mahrem imamı" Kemalettin Özdemir hakkında 22 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle hazırlanan iddianamenin detayları ortaya çıktı. Özdemir hakkında açılan dava, FETÖ’nün kumpaslarını nasıl kurduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede bir tanık, örgütün elebaşı Fetullah Gülen hakkında açılan “terör örgütü liderliği” davasını temizlemek için dönemin DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel’e kadın gönderildiğini anlattı.
Örgütün bir dönem “doktor imamlığı”nı yapan Bülent Çanakçı yurt dışında hazırlanan komploların nasıl uygulandığını bir bir anlattı. Çanakçı “Kemalettin Özdemir'e Amerika'dan bir telefon geldi. Telefonda arayan şahıs kendisi ile Fetullah Gülen'in görüşeceğini söyledi. Ben de odadan çıkmak istedim, işaret ederek ‘çıkma’ dedi. Kemalettin Özdemir de olaya müdahale ettiğini her türlü evrakların boşaltıldığını ve evin temiz olduğunu, bir dikkatsizlikle bu olayın yaşandığını, ancak olayı örtbas edebileceğini Fetullah Gülen'e söyledi” dedi. Çanakçı, Nuh Mete Yüksel konusunda şahit olduğu konuşmayı şöyle aktardı: “Bana Gülen’in Nuh Mete Yüksel tarafından açılan davası ile ben, Emniyet’te Daire Başkanı Recep Gültekin, Emniyet Amiri M.Ç., Samih Teymur, Emniyet Amiri Ahmet Sait Yayla ve Emniyet Amiri Murat Öztürk ilgileniyoruz dedi.”
Özdemir’e Nuh Mete Yüksel'e kurulan komployu sorduğunu anlatan Çanakçı şöyle konuştu: “Arkadaşlar Nuh Mete ile ilgili bir olay anlattılar. Nihat Demirbüken bana FETÖ'cüleri kastederek ‘Bunlar cemaat olmaktan çıktı, iyice yasa dışı örgüt yapısına döndüler, her türlü ahlaksızlığı işlettiriyorlar. Fetullah Gülen davasına bakan eski DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel’e kurulan kumpası da bunlar yapmış, bunlardan uzak durmak lazım’ dedi. Ben de bunu Kemalettin Özdemir’e sordum. Bana komployu anlattı. Ben de biliyorum ki Fetullah Gülen'in beraat ettirilmesi ile ilgili bizzat başında sizin bulunduğunuz beş kişilik ekip ilgileniyor. Siz emir vermeden de böyle bir kumpas yapılamazdı. ‘Bu kumpası siz emrettiniz değil mi hocam’ diye sordum. Ben bunu sorduktan sonra Kemalettin Özdemir birden bire ağlamaya başlayarak ‘Bizi de kandırdılar doktor dedi, ama kız da çok istekliydi’ yanıtını verdi.”
DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel'e kurulan kadın komplosunun benzerinin dönemin emniyet imamı Kemalettin Özdemir’e de kurulduğu ortaya çıktı. İddianamende tanık olarak dinlenen Çanakçı “2010'lu yıllarda Kemalettin Özdemir'in kadınlarla ilişkisinin bulunduğu görüntülere ilişkin videoların örgütün tüm mensuplarına gösterildiğini duymuştum. Bu görüntüler genellikle örgütte üst düzey görev yapan kişilere gösteriliyordu. Alt düzeydeki insanlar genelde bu tür görüntüleri görmemiş olabilirler” açıklamasını yaptı.
DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel, 22 Ağustos 2000 tarihinde Fethullah Gülen hakkında “laik devlet yapısını değiştirerek, yerine dini kurallara dayalı devlet kurmak amacıyla yasa dışı örgüt kurup faaliyetlerde bulunduğu” gerekçesiyle dava açmıştı. Yüksel, soruşturma sırasında kaset kumpası kurulmasıyla görevden alındı.
İddianamede tanık olarak konuşan Bayram Murat, örgüt ile irtibatlı binlerce polisin adının geçtiği bir flaş belleğin Elazığ da bulunan bir camide bulunmasıyla ilgili yürütülen soruşturmada delillerin nasıl kaybedildiğini anlattı. Murat, “Elazığ'da, o zaman Kemalletin Özdemir, Cemil Bey, Ahmet İnalcık, bunlar sürekli Elazığ'a gittiler geldiler, anladığım kadarıyla Ahmet Şahin isimli birisi şey yapmış bir camide otururken bir tane flaş bellek unutmuş. Anladığım kadarıyla emniyet yapılanması ile ilgili bir şeydi. Onların ciddi manada uykularını kaçıran bir şeydi, tahmin ediyorum onlar o dönemde yani konuşmaları çok net biliyorum gelirken giderken otururken kalkarken bir şekilde o flaş belleği oradan alıp yerine boş flaş bellek koymaları ile ilgili olarak onun rahatlığını çok net bir şekilde görmüştüm” dedi.