MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın kararlılıkla yoluna devam edeceğini vurguladı. TBMM Grup Toplantısı'nda partililere hitap eden Bahçeli, konuşmasını Divan'da oturarak gerçekleştirdi. MHP, Cumhur İttifakı ve Türkiye aleyhine psikolojik harp tekniklerine başvuranların geceli gündüzlü operasyon yürüttüklerini belirten Bahçeli, "Tekraren ve inançla söylüyorum, Cumhur İttifakı, Türk milletinin ruh köküdür ve kararlılıkla yoluna devam edecektir" dedi.
Bahçeli, “İç cephemizi zayıf düşürmenin yanı sıra bölgesel ve küresel hain senaryolara refakat ve rehberlik yapacak ölçüde alçalan ve ahlaksızlığın dibini boylayanların yegane hedefi Milliyetçi Hareket Partisi’nin tökezlemesi, Cumhur İttifakı’nın çözülmesi, Türkiye’nin de köşeye sıkışarak tarihi ve egemenlik haklarından kahredici ödünler vermesidir” dedi.
CHP'nin kendi içinde istikrar bulamamış, denge kuramamış, siyasi aklı ve iradesi rehinden kurtulamamış hastalıklı bir bünye olduğunu ifade eden Bahçeli, "CHP'nin normalleşmesi, PKK'nın normal görülmesidir. CHP'nin normalleşmesi, bölücülüğün normal değerlendirilmesidir” ifadelerini kullandı. Konuşmasında Sinan Ateş davasına da değinen Bahçeli, “1 Temmuz'da başlayacak davaya sadece avukatlarımız katılacak, bunun dışında hiç kimse orada bulunmayacaktır. Herkes eteğindeki taşı döksün de şahit olalım. Kim ne biliyorsa, hangi belge ve bilgiye sahipse, mahkemeye sunsun da hepsinin ense tıraşını görelim” şeklinde konuştu.
Bahçeli, ABD ile Çin arasında gerilime sebep olan Hint-Pasifik' bölgesinin karışmakta olduğunu, Irak ve Suriye üzerinde de kumar oynandığını söyledi. Irak'ın Süleymaniye kentinin PKK üssüne dönüştürülmek istendiğini belirten Bahçeli, "İran'ın PKK'ya dron yardımı yapması kaygı vericidir” dedi.
İsviçre’nin ev sahipliğinde gerçekleşen Ukrayna Barış Zirvesi'ne Rusya'nın davet edilmemesinin skandal olduğunu belirten Bahçeli, “Bir diğer kabul edilemez husus da Fener Rum Patriği'nin sözde ‘Konstantinopolis Ekümenik Patriği’ sıfatıyla zirveye davet edilmesi ve hazırlanan sonuç bildirgesine imza attırılmasıdır" dedi. İdari açıdan Fatih Kaymakamlığı'na bağlı seçilmiş patriğin de Türk vatandaşı olduğunu vurgulayan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırları içinde Konstantinopolis diye bir şehir yoktur, Ekümenik unvanının hukukiliği ve meşruluğu yoktur. İstanbul'u ikinci Vatikan'a dönüştürmeye hiç kimsenin gücü yetmez.