Cezaevinde hayatını kaybeden Oda TV davasının tutuklu sanığı Kaşif Kozinoğlu'nun koğuş arkadaşı Hasan Ataman Yıldırım, mahkemeye gizemli MİT'çinin ölüm anını dakika dakika anlatan bir dilekçe verdi
İkinci 'Ergenekon' davasının görülmesine İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'de devam edildi. Duruşmanın sonunda mahkeme heyetine bir dilekçe sunan tutuklu sanık Hasan Ataman Yıldırım, dilekçesinde Silivri Cezaevi'nde hayatını kaybeden Oda TV sanığı eski MİT'çi Kaşif Kozinoğlu'nun ölüm anını dakika aktardı. Yıldırım avukatı aracılığıyla basın mensuplarına dağıtılan dilekçesinde, Kozinoğlu ile emekli Albay Atilla Uğur'un aynı koğuşta kaldığını ifade ederek şunları ifade etti:
Kaşif, o gün 15.45'te uyandı. Avluda beraber 16.15'ten itibaren yürüdük. Ben 30 dakika, Kozinoğlu ise 60 dakika yürüdü. Sonra koğuştaki odasına çıkıp 45 dakika kadar spor yaptı, sonra duş aldı. Ağrısı olunca saat 18.15'te Atilla'nın odasına gelerek yardım istedi. Göğsünde şiddetli ağrı vardı. Tansiyonu 12.7/20.5 olarak ölçüldü ve 18.17'de acil butonuna basıldı. Dil altı hapı verildi. 18.35 civarı görevli memurlarca, sedyeyle merdivenlerden indirilerek, bilinci açık ve konuşur durumda koğuştan ayrıldı. Daha sonra öğrendiğimize göre, mahkum kabul kısmında bilinci açık, nabız atar ve konuşur durumda bekledi. 112 Acil, yaklaşık 18.50'de geldi ve ambulansla Silivri Devlet Hastanesine götürüldü. Ancak ambulansta olması gereken doktor yoktu. Teknisyenler müdahale etmişler. TEM yolunda giderken başka bir ambulans ile temas edilip, ambulans doktoru ile birleşerek hastaneye varıldığı zaman 19.15'te vefat etmişti.'
Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Oda Tv soruşturması kapsamında tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevinde rahatsızlanarak hayatını kaybeden MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu'nun ölümüyle ilgili soruşturma başlattı. Kozinoğlu ile ilgili soruşturmayı yürüten Silivri Cumhuriyet Savcısı Güngör Karakoç, ağır spora bağlı kalp krizi nedeniyle öldüğü belirtilen Kozinoğlu ile aynı koğuşta kalan Hasan Ataman Yıldırım ve Atilla Uğur'un ifadelerini aldı. Savcı Karakoç, ayrıca incelemelerde bulunduğu koğuşun görüntülerini de aldırdı. Kozinoğlu'nun Oda Tv davasının ilk duruşmasına 10 gün kala hayatını kaybetmesiyle iddialar ortaya atılırken nasıl öldüğüne ilişkin olarak da bazı soru işaretleri gündeme getirilmişti. Kozinoğlu'nun rahatsızlanmasının ardından ve koğuş arkadaşlarının dilaltı hapı verdiği, sonra hastaneye kaldırıldığı belirtilmişti. Ayrıca cezaevinde ve ambulansta da doktor müdahalesi yapılmadığı ileri sürülmüştü.
Kaşif Kozinoğlu'nun rahatsızlandığı sırada Silivri Cezaevi'ndeki poliklinikte doktor olmadığı iddialarına Sağlık Bakanlığı'ndan cevap geldi. Olay günü poliklinikte bir hekimin görevde olduğuna vurgu yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi: Hekimimize herhangi bir bildirimde bulunulmadığı anlaşılmıştır. 112 merkezimize saat 18.30'da çağrı gelmiş ve ambulansımız 18.42'de vakaya ulaşmıştır. İlk müdahale gelişmiş ülkelerde de olduğu gibi ambulansımızda görevli acil tıp teknisyeni (ATT) tarafından yapılmıştır. ATT ve paramedikler, acil hastalara müdahale edebilecek yeterliliğe sahiptirler. Saat 18.54'te vaka, hastaneye nakledilmek üzere ambulansla yola çıkmış, 2 dakika sonra da (saat 18.56'da) ikinci ambulans vakaya ulaşmıştır. Saat 19.10'da da hastaneye ulaşılmıştır.'