MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yaptığı ikili görüşmeler çarpıtılarak fitnenin kamçılandığı bir süreç yaşandığını belirtti. Bir yandan Cumhur İttifakı'nın stratejik olarak oyalanması amaçlanırken, diğer yanda güney sınırlarımız boyunca terör devletinin taşlarının döşenmekte olduğunu ifade eden Bahçeli, "Herkesi uyarıyorum, asıl hedef Türkiye'mizdir" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yaptığı ikili görüşmelerle ilgili Bahçeli, “Sayın Cumhurbaşkanımız doğal olarak herkesle görüşebilir, konuşabilir, dinleyebilir, bizce hiçbir mahzuru ve sakıncası yoktur. Bizim nazarımızda mahzurlu olan taraf aslı astarı olmayan söylentilerin gemi azıya alması, saçma sapan iddiaların azgınlaşması, fitnenin kamçılanmasıdır” dedi. MHP ve Cumhur İttifakı'na yönelik sistematik saldırıların arttığını vurgulayan Bahçeli, asıl hedefin Türkiye olduğunu ifade etti. Bahçeli, “Türkiye’nin üzerine gölge düşmesi, siyasi ve hukuki çözülme yaşaması konusunda alçak bir yarış maalesef devrededir. Amaç, Türkiye’yi kapana ve köşeye kıstırmak, Türkiye’nin her türlü müdahaleye açık hale gelmesini sağlamaktır. CHP bu pis senaryonun alt yüklenicisi, yerli figüranıdır. DEM derseniz devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü dinamitlemek için hazırda bekleyen bölücü fitnedir” diye konuştu.
DEM PARTİ BELEDİYELERİ PKK’YA YAĞMALATIYOR
31 Mart yerel seçimlerinde terör örgütüyle ilişki içinde olan kişilerin aday gösterilerek Türkiye'nin siyasi ve toplumsal çalkantıya mahkum edilmek istendiğini belirten Bahçeli, DEM’li belediyelerin hemen hepsinde paralel yönetim, PKK’nın sözde komiserleri vasıtasıyla ağırlığı ve gölgesinin hakim olduğunu kaydetti. Bahçeli, “Ülkemizin doğu ve güneydoğu bölgesinde bazı belediye başkanları talimatı bölücü terör örgütü PKK’dan alırken, devletin hazinesinden aktarılan paraları da teröristlere yağmalattırmaktadır. Kayyum edebiyatını ağızlarında sakız gibi çiğneyenler unutmasın ki, teröristlerin görevden alınması hukuk devletinin şerefidir, onurudur, ruhudur” diye konuştu. Kayyum atanmasına karşı çıkmanın demokrasiyle ilgisi olmadığını ifade eden Bahçeli, şöyle konuştu:
“Kayyum atanmasını demagojiye bağlayıp toplumsal infiali teşvik etmek arzusuyla yanıp tutuşanlar devletin hükümranlık haklarına ve hukuk güvenliğine kasteden ahlaksızlardır. Ne yapılsaydı, teröristlerin belediyelerde cirit atmalarına göz mü yumulsaydı?”
ABD gibi dost düşman başına
Bir yanda MHP ile Cumhur İttifakı'na sistematik saldırılar yapılırken diğer yanda emperyalizmin kanlı gündeminin, bölücü terör örgütü eliyle temsil ve teşhir edildiğini belirten Bahçeli, ABD'nin Suriye'de tehlikeli bir oyun oynadığını kaydetti. PKK/PYD'nin Suriye'nin kuzeyinde yapmayı planladığı yerel seçimi ertelemesine ilişkin Bahçeli şunları kaydetti: “Bu yetmez. Sözde seçimler gündemden tamamen çıkarılmalı, bir daha tartışma konusu dahi yapılmamalıdır. Suriye Arap Cumhuriyeti’nin toprakları üzerinde ameliyata girişmek, idari yapısıyla oynamak, bölücü terör örgütüne meşruiyet zemini kurmak için sözde demokratik manevralar yapmak, açık söylüyorum Türkiye için haklı operasyon nedenidir. Bu terör stratejisinin, bu terör hamlesinin üst aklı, kumanda merkezi ikili ilişkilerimizi dostluk ve müttefiklik hukukuyla tanzim ettiğimizi zannettiğimiz ABD'dir. Binlerce kilometre uzaktan bölgemize gelip terörizme alan açmak için ortam yoklayan, BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı başta olmak üzere uluslararası hukuku ve devletlerin egemenliğini çiğneyen böyle bir dost düşman başına.”
Suriyelilerin gönüllü dönüşü sağlanmalı
Göç ve sığınmacı akınının tüm dünyanın en çarpıcı sorunlarından olduğunu ifade eden Bahçeli şöyle konuştu: “Demografik istiklalimizi, demografik istikbalimizi zedeleyecek tehlikeli akımlara karşıyız. Nüfus dengemizi, milli yapımızı, bu coğrafyadaki varlığımızı melezleştirecek insan akınlarının sonuna kadar karşısındayız. Ülkemizde geçici koruma statüsüyle bulunan Suriyeli sığınmacıların gönüllü, güvenli ve onurlu geri dönüşleri kademe kademe sağlanmalı, düzensiz göçün beli kırılmalı, Geri Kabul Anlaşması sonlandırılmalıdır. MHP'nin bu mühim konuya bakışı milletimizin bakışıyla aynıdır.”