İzmir’de, 2008 yılından bu tarafa kapalı garajda muhafaza edilen 1959 model klasik otomobil, yeni sahibine satılmasının ardından 15 yıl sonra ilk kez gün yüzüne çıktı. 15 yıldır yattığı için bir karış tozlanan klasik araç, büyük bir titizlikle bulunduğu yerden çekici vasıtasıyla çıkarıldı ve yıllar sonra ilk marşa basıldı. 1959 model Chevrolet, 1 milyon TL’yi bulan zorlu restorasyon sürecinin ardından tekrar trafiğe çıkacak.
İzmir’de, 1980’li yıllara kadar Mezarlıkbaşı-Çimentepe hattında taksi-dolmuş olarak çalışan, el değiştirdikten sonra da kamyonet ruhsatıyla 2008 yılına kadar kullanılan 1959 model Chevrolet Belair marka klasik otomobil, 15 yıl sonra ilk kez gün yüzüne çıktı.
İzmir Klasik Otomobil Kulübü’nün kurucusu Yusuf Esen’in satın aldığı araç, 15 senedir kapalı kaldığı 1. Kadriye Mahallesi’ndeki garajdan çekici vasıtasıyla büyük bir titizlikle çıkarıldı.
Yılların tozu üzerindeydi, örümcekler yuva yaptı
Yıllarca beklemesi nedeniyle bir karış tozlanan, örümceklerin bile yuva yaptığı klasik araç, mahallelinin de ilgisini çekti. 1959 model Chevrolet, daha sonra da çekici vasıtasıyla İzmir sokaklarından sanayiye götürüldü.
Kamyonet, ustalar tarafından kısa bir bakıma alınırken, yılların yorgunluğuna rağmen araç tek marşla çalıştı. Garajda beklediği için kaportasında çürükler ve mekanik yapısında arızalar oluşan klasik araç, 1 yıl sürecek hummalı bir restorasyon sürecinin ardından tekrar trafiğe çıkacak.
"Bir milyon lira masrafı var"
Restoran işletmecisi Emre Gençoğlu’ndan aracı satın alan Yusuf Esen, klasik otomobilin yaklaşık 1 milyon lira masrafının olacağını söyledi.
Esen, "15 yıldır garajda beklediği için aracın çok masrafı var şu anda. Bu araba için hemen hemen 1 milyon liraya yakın bir para harcayacağız gibi. Daha sonra da caddelere yeniden çıkaracağız. Restorasyon süreci de 1 yıl sürebilir. Kaporta bakımını yapacağız, çürükleri elden geçecek, mekanik olarak da her şeyi elden geçireceğiz. Komple boya yapıp daha sonra da çerçeveleri ve çıtaları halledeceğiz. Başta bu işi hobi olarak yapıyordum, daha sonra hobiyi ilerletip baştan aşağı yenileme işlemlerini de kendimiz yapacağız. Nadir bir otomobil olduğu için de parçalarını yurt dışından getireceğiz. Zorlu bir süreç ama deneyeceğiz" dedi.
"Gönül rahatlığıyla teslim ettim"
Aracı kendisinin restore ettikten sonra binmek istediğini; ancak işlerinden dolayı vakit ayıramadığını söyleyen işletmeci Emre Gençoğlu da, Yusuf Esen’in araca daha iyi sahip çıkacağını anladığı için sattığını söyledi.
Gençoğlu, "Araç 1959 model. 1980’li yıllarda İzmir’de Mezarlıkbaşı-Çimentepe hattında taksi dolmuş olarak kullanılmış. El değiştirdikten sonra da kamyonet ruhsatıyla 2008 yılına kadar kullanılmış. O yıldan beri de kapalı garajda muhafaza ediliyordu. Bu aracı kendim toplayıp binmek için almıştım; klasik otomobil merakım var. Sonrasında Yusuf Bey bana ulaştı ve kendisiyle de fikir alışverişinde bulunduk. Kendi işlerimden dolayı araç restorasyonuna vakit ayıramadım ve aracı kendisine satmaya karar verdim. Kendisi bu araca sahip çıkacağı için de gönül rahatlığıyla teslim ettim" açıklamasında bulundu.