Yatırım, üretim ve istihdamın önündeki en büyük engellerden biri olarak görülen yüksek faizler, ekonomik toparlanmayı zorlaştırıyor. Yüzde 25’lerde seyreden faizler, iç piyasadaki talebi daralttığı gibi, büyümeyi olumsuz etkiliyor.
Merkez Bankası’nın faizleri yüzde 24’te tutması, kredi maliyetlerini aşağı çekmemekte direnen bankalara bahane oluşturuyor. İş dünyası temsilcileri ve uzmanlar, Türkiye’nin önündeki 4,5 yıllık kesintisiz seçim sürecinin iyi değerlendirilmesi için, faizlerin düşürülmesinin büyük önem taşıdığını ifade ediyor. Yüksek faiz oranlarının, mevduatların banka hesaplarında tutmayı teşvik ettiğine dikkat çekiyor. Bankalarda tutulan paraların yatırım ve üretime yönelmesi için Merkez Bankası’nın faizleri düşürmesi gerektiğini belirten iş adamları ve akademisyenler, piyasaların rahatlamasının en önemli unsurunun bu olduğunu ifade ediyorlar.
Geçen yıl haziran ayında borç verme faizlerini bir kalemde 625 baz puan arttıran Merkez Bankası, 7 aydır bu oranı yüzde 24’te tutuyor. İş dünyasının ‘faizleri düşür’ talebini seçim sonrasını erteleyen bir tavırla bugüne kadar geçiştiren Merkez Bankası’nın bundan sonra nasıl bir yol izleyeceği merak ediliyor. Tüccar, sanayici, esnaf ve girişimcilerin yanısıra inşaat ve beyaz eşya gibi sektörlerin faiz indirimini dört gözle bekliyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın bugün açıklayacağı ekonomik reform paketinde de reel sektörü faize karşı ezdirmeyen bazı önlem ve teşvikleri açıklaması bekleniyor. Paketin içeriği ile ilgili özellikle bankacılık ve finansal kesime yönelik reformlara önem verildiğinin ifade edilmesiyle birlikte faizleri düşürmeye yönelik yapısal tedbirlerin ele alınacağı beklentisi arttı.