Geçtiğimiz cumartesi gününden itibaren tarihi taşınmanın tamamlandığı İstanbul Havalimanı ile Sabiha Gökçen Havalimanı'nda uçakların iniş yaklaşması; Paris, Seul ve Norveç havalimanlarında uygulanan "Merge Point" yöntemi ile yapılmaya başlandı. Yeni yöntem ile hava trafik kontrolörlerine aynı anda çok sayıda hava trafiğini, eskiye göre daha rahat yönetebilme kolaylığı geldi. Kontrolörler yoğun trafikte de uçakları daha hızlı indirme imkanına sahip oldu. Yeni yöntem sayesinde frekans meşguliyeti ve talimat sayısı da azaldı.Atatürk Havalimanı'nda var olan "RNAV" adı verilen yaklaşma uygulamasının da daha da üstü olan yeni yöntem ile trafikler arasında sabit ayırmalar daha kolay yapılmaya başlandı. Yeni yöntem sayesinde iki havalimanında da çok daha hızlı ve emniyetli trafik akışı oldu.Bu sayede gecikmeler de azalmalar başlarken uçakların havada tur atma süresi de düştü.
Uçakların uzun süre tur atmaması havayolu şirketlerinin de yakıt maliyetlerini düşürecek.Yeni yöntemden pilotların yerdeki gözü kulağı olan hava trafik kontrolörleri de oldukça memnun. Hava trafik kontrolörlerine göre, Merge Point adı verilen yeni yöntemin de aralarında olduğu bazı düzenlemeler ve İstanbul Havalimanı pistlerinin paralel olması nedeniyle hava trafiğinde olumlu değişimler oldu.Yaklaşma kontol ünitesi ise Atatürk Havalimanı'nda kaldı.
Hava trafik kontrolörleri değişimleri şöyle sıraladı:
"Daha önce 6 olan kontrolörün çalışacağı bölünmüş hava sahası(sektör) yaklaşma da 14 sektöre çıktı. Sektör sayısı arttı. Yeni yaklaşma yönteminde "Merge Point"e geçildi. Bu yöntem verimliliği artıracak. Konvansiyel bilinen yaklaşma çeşitlerinden farklı bir yaklaşma "Merge Point".Uçaklar yaya sokuluyor. Yaydan çıktıktan sonra artık hiç beklemeden direkt ILS'e(Aletli İniş Sistemi) gidiyor. Eğer ki bekleme olacaksa "Merge Point" dediğimiz yaydan önce bekliyorlar.Merge Point'den sonra bekleme diye birşey yok. Daha fazla kapasite sağlayan AMAN adlı sistem ile de destekleniyor bu yöntem. Uçakların bekleme zamanları sistem tarafından veriliyor. Bekleme sonunda uçak bekleme noktasını terk edip Merge Point'e geliyor. Point Merge de uygun olduğu zaman da o yayda belli mesafe katediyor. Uçağın sıralaması geldiğinde inişe doğru yönlendiriliyor. Bu yöntem Paris, Seul, Norveç'te kullanılıyor. Paris ama 24 saat kullanmıyor. Paris'te bildiğimiz konvensiyonel RNAV adı verilen yaklaşma da var"
"Eskiden biz uçakların arasında ayırmaları 3 milse 3 mil, 5 milse 5 mil yapmaya uğraşıyorduk. Eskiden rüzgar durumundan olsun, farklı bir durum sebeplerden olsun tam bu ayırmalar oturtulamıyordu. Bu yöntemden sonra ayırmalar çok daha düzgün olacak.Gelen trafikler minimum beklemeyle inecekler. Beklemeler tabii ki olacak. Zaten olmaması mümkün değil ama minimum beklemeyle olacak. İstanbul Havalimanı'nın iki paralel pistinin olması da beklemeleri azaltacak.Hem iniş hem de kalkış beklemelerini azaltacak. Atatürk Havalimanında tek pistten indirip tek pistte kaldırıyorduk.İstanbul Havalimanı'nda iki pistte de iniş iki pistte de kalkış olabiliyor."