Kamu işçisinin 2019-2020 yıllarındaki mali ve sosyal haklarını belirleyen 2019 Dönemi Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmesi Çerçeve Protokolü hükümet ile Hak-İş arasında imzalandı. Kamudaki yaklaşık 200 bin işçinin 2019-2020 yıllarındaki mali ve sosyal haklarını içeren söz konusu protokolün Bakanlıktaki imza töreninde konuşan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, müzakere sürecini ortak akıl ve katılımcı yönetim ilkeleri ile istişare kültürüne uygun şekilde yürüttüklerini söyledi. Selçuk, “Çalışanlarımızın hak ve hukukunu gözetmek bizim için iradenin yanında hem inanç hem ahlak hem de bir demokrasi meselesidir. Kul hakkı, malumunuz, inanç ve değerler dünyamızda çok özel bir yere sahip. Çalışanlarımızın alın terinin hakkını vermeyi önemsiyoruz” ifadesini kullandı.
Bakan Selçuk, çalışanların hakkını vermenin kendileri için bir sorumluluk ve mecburiyet meselesi olduğunu belirterek, imzalanacak sözleşmeyle ilgili şu bilgileri verdi: “Protokol kapsamında, brüt 3 bin 500 liranın altında ücret alan kamu işçilerimize, brüt ücret 3 bin 500 lirayı aşmayacak şekilde 150 lira iyileştirme yapıyoruz. Kamu işçilerimizin ücretlerine 2019’un ilk altı ayında yüzde 8 oranında, ikinci altı ayında yüzde 4 oranında zam yapılması konusunda uzlaştık. Biliyorsunuz, kamu işçilerimiz ocak ayında yüzde 6,69 oranında bir enflasyon farkı zammını da almışlardı. 2019 yılı için üzerinde uzlaştığımız zamlarla birlikte, yıl geneli toplam ücret zammı yüzde 19’u aşmış durumda. 2020 yılı için ise ilk ve ikinci altı ayda yüzde 3’er oranında ücret artışı gerçekleştireceğiz. Üzerinde uzlaştığımız bu zam oranları enflasyonun altında kalırsa, kamu işçilerimiz enflasyon farkını almaya devam edecek.”
İşçileri enflasyona ezdirmeme konusundaki kararlı duruştan hiçbir zaman geri adım atmadıklarını vurgulayan Selçuk, şunları da dile getirdi: “Bakanlık olarak gerek kamu işçilerimizin toplu iş sözleşmesi görüşmeleri gerekse de memurlarımızın toplu sözleşme görüşmeleri sürecinde, makul ve gerçekçi bir sonuca ulaşma adına büyük özen gösterdik. Heyet olarak; görüş veren, konuyla ilgisi olan herkesi dinledik, dinliyoruz. Farklı bakış açılarıyla bu işin her türlü muhasebesini yapmaya gayret ediyoruz. Amacımız, sadece alın terinin hakkını vermek ve bu konuda karşılıklı uzlaşıyı sağlamak. Çünkü bu devlet hepimizin. Burada mutlaka kamu bütçesinin imkanları çerçevesinde hareket etmek durumundayız. Anlaşma niyetinin gerçekte var olduğu ve sağduyunun hakim olduğu zeminlerde anlaşma sağlamak da mümkün oluyor.”