Geçen yıl maden ihracatının 4.6 milyar dolara ulaşmasına en önemli katkıyı sağlayan Türk doğal taşında, sektör yetkilileri madencilik yatırımlarındaki arama ve ruhsat izin sürecinin uzunluğundan yakınıyor. İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Aydın Dinçer, “Süreç, bir iki sene uzadığında finans için ayır- dığınız parayı başka yere kanalize etmiş oluyorsunuz” dedi.
Türkiye jeolojik yapısı sayesinde zengin bir doğal taş kaynağına sahip. Ülkemizde 650’ye yakın renk ve desende mermer türü bulunuyor. Traverten, kireçtaşı, granit ve diğer doğal taşlarda da 150’ye yakın doğal taştan söz ediliyor. Kalitesi ve zengin renk seçenekleriyle fark yaratan Türk doğal taşları, dünyanın önemli merkezlerindeki seçkin mekanlarını da süslüyor. Başta Çin olmak üzere ABD, Hindistan, Fransa gibi dünyanın birçok yerine Türk taşları gidiyor. Her şey güzel seyretse de madencilik sektörünün sorunları da yok değil. Maden izinlerinin geç verilmesi bu durumun başında geliyor. Türkiye’de ithale ve suni kaplamaya talebin artması ve ABD-Çin krizi de, inşaata bağımlı olan sektörü olumsuz etkiliyor. Sektörün durumunu, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Aydın Dinçer’le konuştuk.
‘SÜREÇ TEK ELDEN YÜRÜTÜLSÜN’
Aydın Dinçer, sektörle ilgili yatırım ve üretimin artması için birçok kurumdan alınan izinlerin daha hızlı sonuçlanması gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti: “İzinlerle yürüyebilen bir sektörüz. Madenin aramasıyla ilgili izinlerden tutun, ruhsatların alınmasına, Orman ve Çevre Bakanlığından alınan izinlere kadar birçok yerden alınan izinlerle işlem yapabiliyorsunuz. Bu süreçler uzadığı zaman maalesef yatırımcının iştahı da kaçabiliyor. Yatırımcı karar verir, onu bir an önce realize etmek için çaba sarfeder ona göre finans kaynağı ayarlar. Süreç bir iki sene uzadığında finans için ayırdığınız parayı başka yere kanalize etmiş oluyorsunuz. Dünyada o ürüne ihtiyacın değiştiğini de görebiliyorsunuz. İzin, uzun sürdüğünde uzak durabiliyorsunuz. Üretim olmazsa ihracat olmuyor. Biz istiyoruz ki madencilik sektörü tek kurumdan izin alsın. Bu da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olsun.”
ÇİN PAZARINDA YÜZDE 17’LİK DÜŞÜŞ VAR
2018’de maden ihracatının 2 milyar doları doğal taş olmak üzere ile toplamda 4.6 milyar dolar olduğunu belirten Dinçer, bu yıl da aynı rakamları tutturmayı hedeflediklerini anlattı. Dinçer, sebebini ise şöyle açıklıyor: “Metalik madenler kısmında fiyatların biraz gerilemesi, üretimi düşürdü. Doğal taş kısmında ise ABD-Çin savaşıyla Çin’deki inşaat sektöründe bir yavaşlama oldu. Doğal taş da inşaatlarda kullanıldığı için yüzde 17’lik düşüş var. Çin, geneli etkiliyor. Bu nedenle geçen seneki rakamı yakalarsak bu yıl için iyi diyeceğiz.”
İthal yerlinin önüne geçti
Beyoğlu, Bağdat Caddesi gibi önemli yerlerde ithal granit kullanılmasını eleştiren İMİB Başkanı Dinçer, şu çağrıda bulunuyor: “Türkiye’nin çok çeşitli graniti de var, doğal taş mermeri de var. İthal etmek yerine daha pahalı bile olsa ki, değil. Yurt dışından satın almaktansa içerdeki sanayicinin kalkınması ve paranın içerde dönmesini sağlamak adına kesinlikle yerli ürün şart. İç piyasada yerli ürün kullanımının artması ihracat rakamlarına katkı sağlayacak. Hem de kendi kaynaklarınızla yerli olarak çıkardığınız bir ürünün iç piyasadaki büyük projlerde hastanelerde ve belediyelerde kullanılması önemli. İthal yerine Türk doğal taşı kullanılmalı.”
- Kaplama üründe rekabet çoğaldı
- Aydın Dinçer, doğal taşta dünyada artık fiyatları daha uygun olması sebebiyle, suni ve kaplamaya dönüş olduğunu anlattı. Sektörde çok fazla kaplama ürün rekabeti yaşandığını söyleyen Dinçer, “Ticari anlamda hem pahalı hem de makul fiyata sattığımız ürünler mevcut. Suni ürünlerle de yarışabiliyoruz. Bütün dünyada pahalı ürünlerin desenleri suni ürünlere basılıyor. Böylelikle sizin yüksek fiyattan satmaya çalıştığınız ürünün uygun fiyatta alternatifi çıkıyor” dedi.