Ekonomi Koordinasyon Kurulu tarafından yapılan açıklamada, ''Programımızda temel amacımız, sürdürülebilir büyümenin sağlanması, enflasyonun tek haneli seviyelere düşürülmesi ve yapısal reformlarla verimliliğe dayalı üretimin, ihracatın ve istihdamın artırılmasıdır.'' ifadelerine yer verildi.
Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısının ardından yapılan açıklamada, programdaki temel amacın sürdürülebilir büyümenin sağlanması, enflasyonun tek haneli seviyelere düşürülmesi ve yapısal reformlarla verimliliğe dayalı üretimin, ihracatın ve istihdamın artırılması olduğu bildirildi.
Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirildi. Toplantı sonrasında yapılan yazılı açıklamada, geçen yıl uygulanmaya başlanan ekonomi programı ile para ve maliye politikalarının etkin bir koordinasyon içinde sürdürüldüğü, yapısal reformların bir takvim çerçevesinde hayata geçirildiği vurgulandı. Programdaki temel amacın sürdürülebilir büyümenin sağlanması, enflasyonun tek haneli seviyelere düşürülmesi ve yapısal reformlarla verimliliğe dayalı üretimin, ihracatın ve istihdamın artırılması olduğu belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Bu kapsamda rekabet gücümüzü artıracak katma değerli üretim yapısını sağlamaya yönelik adımlar atılmaktadır. Sanayide teknolojik yenilenme ve dönüşümü sağlamak amacıyla sektörel önceliklendirme yaklaşımıyla aktif sanayi politikaları uygulanmaktadır. Aynı zamanda sanayinin dönüşümüne katkıda bulunmak amacıyla reel sektörün finansmana erişiminin kolaylaştırılmasına yönelik çalışmalar ilgili tarafların iş birliğiyle yürütülmektedir. Bu çerçevede güncellenmiş YTAK ve HIT-30 gibi programları da hayata geçirilmiştir. Programın başta emek yoğun sektörler olmak üzere imalat sanayine olası etkileri, dezenflasyon sürecinden etkilenebilecek sektörlerde rekabet gücünün artırılması ve istihdamın korunmasına yönelik çalışmalar değerlendirilmiştir. Ayrıca bu süreçte sanayi sektörünün karşılaştığı zorluklara yönelik çözüm önerileri ve atılabilecek ilave adımlar istişare edilmiştir. Uzun vadeli yatırım kredilerinin gelişimi ve kompozisyonu ile reel sektörün bu kredilere erişimine yönelik değerlendirmeler yapılmıştır. Uluslararası kuruluşlardan sağlanan kredi niteliğinde dış finansman kaynaklarına erişim ile söz konusu kredilerin kullanımına ilişkin gelişmeler ele alınmıştır."