Edirne'de kurbağa toplayan "kurbağa avcıları", zorlu şartlar altında ekmek parası kazanıyor. Kurbağa Salyangoz Toplayıcıları Yardımlaşma ve Kalkınma Derneği üyesi 50'ye yakın kurbağa avcısından biri olan 53 yaşındaki Nihat Savaş Uzunlarda da evinin geçimini ve 3 yıldır KOAH ile mücadele eden hasta eşinin masraflarını karşılamak için zorlu koşullara göğüs geriyor.
Çevresindekilerin "Kurbağacı Savaş" lakabını taktığı Uzunlardan, baba mesleğini uzun yıllardır sürdürüyor. Hava sıcaklıklarına göre kışın şafak vakti, havanın sıcak gittiği günlerde ise gece kurbağa avlayan Uzunlardan, kasık çizmesi, fener, gaz lambası, kepçe ve çuvalıyla kanalet ve göletleri dolaşıyor.
Uzunlardan, bataklık alanlarda bata çıka yaptığı avladığı kurbağalardan boyu küçük olanları yaşam alanlarına bırakıyor, etine dolgun kurbağaları ise çuvala koyuyor.
Yaklaşık 15 yıldır kurbağa avlayan Uzunlardan yaptığı açıklamada, kurbağa toplayıcılığının zor bir meslek olduğunu söyledi.
Kurbağa toplayıcısının doğayı iyi bilmesi gerektiğini anlatan Uzunlardan, "Bunun soğuğu sıcağı, gecesi gündüzü var. Kurbağayı hem yazın hem de kışın topluyoruz. Yaz aylarında kurbağa çok olduğu için fiyatlar düşüyor. Kışın ise artıyor. Kışın kurbağa toplamaya o soğuk havada suya girdiğimizde hastalanıyoruz, bizler için zor oluyor. Fiyatların dengelenmesini istiyoruz" diye konuştu.
Uzunlardan, hasta eşine ve 3 çocuğuna kurbağadan kazandığı parayla baktığını ifade etti.
Dernek Başkanı Şafak Demircan da zor şartlar altında çalıştıklarını ancak baba meslekleri olan yasal kurbağa avcılığını sürdürmekte kararlı olduklarını belirtti.
Edirneli kurbağa avcılarından toplanan kurbağalardan büyük kısmı toptancılar tarafından kilogramı 10 liradan alınıyor. Fabrikalarda işlenen kurbağalar, avro üzerinden Fransa, İtalya ve Japonya gibi ülkelere satılıyor.
Kurbağa bacağı, Edirne'deki bazı restoranlarda da satışa sunuluyor.
İpsala, Meriç ve Uzunköprü'deki restoranlarda temizlenen kurbağa bacakları, yağda kızartılmış halde porsiyonu 20-30 liradan menülerdeki yerini alıyor.