"Ülkemiz döviz piyasalarında son dönemde yaşanan spekülatif hareketlere ilişkin Borsa İstanbul Grubu'nca yapılan değerlendirmeler neticesinde ülkemizin 2017 yılında yakaladığı yüzde 7,4’lük büyüme rakamıyla G20 üyesi ülkeler arasında en hızlı büyüyen ülke olması, takvim etkisinden arındırılmış Sanayi Üretim Endeksi'nin 2017 sonuna göre 2018'in şubat ayında 5,2 baz puan artarak 117,6 puana ulaşması, ihracatın 2017'de 2016 yılına göre yüzde 10,2 ve 2018'in ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 8,9 oranında artış göstermesinin ihracattaki artış eğiliminin 2018 yılında da devam edeceğine işaret etmesi, dış ticaret açığının 2018 yılı başından itibaren kademeli düşüş göstererek 7,5 milyar dolardan 4,6 milyar dolara gerilemesi ve buna bağlı olarak aynı dönemde cari işlemler açığının da 7,7 milyar dolardan 4,8 milyar dolara gerilemesi, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile başlatılan istihdam seferberliği neticesinde Şubat 2017’de yüzde 12,6 olan işsizlik oranının Şubat 2018 itibarıyla yüzde 10,6’ya düşmesi, turizm gelirinin 2018 yılının ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 31,3 artması gibi ekonomik göstergelerin mevcut döviz kurlarına yeterince yansımadığı, TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru endeksinin nisan ayında 81,71 ile veri tarihinin en düşük seviyesine gerilediği, tüm sektör ve şirket mali tablolarında da kurun bu seviyelere çıkmasını gerektirecek ekonomik bir verinin bulunmadığı dikkate alınarak,
Türk lirasına olan güvenimizin ve desteğimizin bir göstergesi olarak, borsamızın kısa vadeli ihtiyaçları dışında kalan döviz varlıklarının tamamı bugün itibarıyla Türk lirasına çevrilmiştir.