Kısa çalışma ödeneği, yerli solunum cihazı ve aşı çalışmaları hakkında bilgi veren Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, koronavirüse karşı Türkiye'deki araştırmacıların 7 aşı, 7 ilaç toplamda 14 proje üzerinde çalıştığını duyurdu. Bakan Varank, Türkiye'deki temel ihtiyaç madde üretiminin asla durmayacağını söylerken yerli solunum cihazları ile ilgili olarak "Yerli solunum cihazı ile ilgili 15 Nisan'dan itibaren teslim etmek gibi bir plan var. Ev tipi ya da taşınabilir solunum cihazları da var. Türkiye'de yine bunlara da destek verdiğimiz girişimciler var" açıklamasında bulundu.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, yerli solunum cihazı ve aşı çalışmaları sorularına yanıt verdi.
Kovid-19'a yönelik aşı ve ilaç geliştirme çalışmaları konusunda bakanlığın bağlı kuruluşu TÜBİTAK koordinasyonunda çalışmalar yürütüldüğünü anlatan Varank, şu bilgileri paylaştı:
- "24 üniversite, 8 kamu Ar-Ge birimi, 8 özel sektör kuruluşu ve 100'lerce araştırmacı COVID-19 Platformu altında projelerini yürütüyor. Bunun içinde 7 aşı geliştirme, 7 kimyasal ve biyoteknoloji ilaç geliştirme projesi var. Şu anda desteklediğimiz 14 projenin yaklaşık maliyeti 18 milyon lira, bu fonu araştırmacılarımıza sağlıyoruz. Araştırma bütçemizin tamamını bu işler için harcayabiliriz. Fon ve süreçleri hızlandırma açısından araştırmacılarımızın önünde hiçbir engel yok, yeter ki sonuç alsınlar."
Varank, araştırmacılara 9 ay-1 sene gibi kısa sürede netice alınabilecek projelere odaklanmaları yönünde çağrıda bulunduklarını belirterek, bu süreçte ihtiyaç duyulabilecek, stajyer ve doktora öğrencilerinin de TÜBİTAK MAM’da istihdam edilerek araştırma gruplarının hizmetine sunabileceklerini kaydetti.
"Yerli solunum cihazları 15 Nisan'da teslime edilecek"
Kovid-19'un tedavisinde stratejik öneme sahip solunum cihazlarının üretilmesi konusunda yapılan çalışmalardan da bahseden Varank, şunları kaydetti:
- "Bir firmanın pilot olarak uluslararası standartlarda solunum cihazı ürettiğini gördük. Bu girişimimizi Türkiye'deki Baykar, Aselsan, TUSAŞ gibi yüksek teknoloji üreten firmalarla buluşturduk. Seri üretim için hazırlıklara başlandı, Arçelik'i de içine katarak bir konsorsiyum oluşturuldu. Şimdi yüzden fazla mühendis seri üretim için çalışıyor. Hedefleri 15 Nisan'dan itibaren ilk ürünleri teslim etmeye başlamak."
Bakan Varank, Türkiye'de sağlık teknolojisi üretiminde katkıda bulunabilecek firmalara çağrıda bulunduklarını hatırlatarak, oradan geri dönüşler aldıklarını söyledi.
Türkiye'de günlük 25 milyon maske üretebilecek kadar kumaş imalatı olduğunu belirten Varank, maskeye yönelik şikayetlerin fırsatçılardan kaynaklandığını ve vatandaşların sıkıntıya düşmemesi için en sert tedbirleri aldıklarını vurguladı.
"Tüm tedbirleri alıyoruz"
Varank, kolonya ve dezenfektan üretimine yönelik alınan tedbirlere değinerek, bu ürünlere yönelik yaşanabilecek sıkıntıları da takip ettiklerini söyledi.
Kovid-19 salgınının dinamik bir şekilde yönetilmesi gereken bir süreç olduğunu ifade eden Varank, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Siparişlerin azaldığını, tedarik zincirlerinde kırılmaları görüyoruz. İhracatta talep olsa bile gemi, konteyner bulamayan firmalar var. Bazı sanayi kuruluşlarımız sipariş yetersizliğinden üretimlerine ara verdi. Aynı zamanda Türkiye'de hayatın devam etmesi için üretimlerini artıran firmalar da var. Temel ihtiyaç maddeleri, enerji gibi kritik sektörlerde üretimi asla durdurmayacağız. Ama bunları yaparken de işverenlerin çalışanların sağlığına dikkat etmesi gerekiyor."
Varank, emekçilerin işlerini kaybetmemesi, her hanenin gelir seviyesini sürdürebilmesi, temel ihtiyaçların karşılanması ve vatandaşların sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesini önemsediklerini, bu nedenle tüm tedbirleri bakanlık ve bağlı kuruluşları olarak uyguladıklarını belirtti.
Kısa çalışma ödeneğinden faydalanma şartlarının da hafifletildiğini aktaran Varank, iş dünyasından bu desteğe başvurmalarını istedi.
Varank, bugün Resmi Gazete'de yayımlanan KOSGEB'in geri ödemesiz faiz desteği limitinin 10 katına çıkarılmasına ilişkin karara değinerek, "Bu süreçte KOBİ'lerimizi ihtiyaç duyması halinde onlara kullandıracağımız destek limitlerini 300 bin liradan 3 milyon liraya çıkardık. Türkiye'deki koster filosu yaşlanmış durumda. Lojistiğin ne kadar önemli olduğu yeni gelişmelerle görüyoruz. Bu desteği koster filosunun yenilenmesi için kullandırmak istiyoruz." diye konuştu.