Çalıştayda konuşan Bakan Pakdemirli, dünyada 690 milyon insanın yatağa aç gittiğini söyleyerek, “Gıda ekosisteminde, adaletsiz bir düzen, kayıp ve israf hüküm sürüyor. Bir yanda gıdalar çöpe atılırken, diğer yanda ise insanların açlık nedeniyle hayatını kaybetme riski var.
Dünyada sağlıksız yeme alışkanlıkları nedeniyle sağlığa ayrılan bütçe, yıllık 2 trilyon dolar. Gıda kaybının ekonomik bedeli, gelişmekte olan ülkelerde 310 milyar dolar, gelişmiş ülkelerde ise 680 milyar dolar.
İsraf edilen gıdayı üretmek için gerekli ekili alan Çin’in yüzölçümü kadar, yani 9,6 milyon km2’dir. İşte gıda bankacılığı bu sorunların azaltılmasına doğrudan katkı sağlayacak önemli bir mekanizma, önemli bir sistemdir” dedi.
Bakan Pakdemirli, Ekonomi Reform Programı Eylem Planı’nda gıda kaybı ve israfının önlenmesi konusunun da yer aldığı bilgisini vererek, “Bu kapsamda belirlenen 7 tane alt eylemin 5’inden Bakanlığımız doğrudan sorumludur. Bahsettiğim bu alt eylemlerden bir tanesi, Gıda israfının önüne geçmek amacıyla Gıda Bankacılığı Sistemini cazip hale getirmek ve bunu yaygınlaştırmaktır.
Gıda Bankacılığı, gıda israfının önüne geçmede en etkili silahlarımızdan birisidir. Gıdanı Koru Stratejik Amaçlarımızdan da ikincisini oluşturmaktadır. Gıda Bankacılığı ihtiyaç sahipleriyle güvenilir gıdayı ücretsiz olarak buluşturan bir yapıdır.
Aslında sadece gıda değil, insanca yaşamak için gerekli olan, hijyen malzemeleri, kıyafet, kitap ve oyuncak da bazen bu sisteme dahil olabilmektedir” diye konuştu.
“Ülkemiz gıda güvenliği bakımından Dünyada en avantajlı ülkelerden birisidir. Tarım alanı bakımından Dünyada 17. sırada olmamıza rağmen, tarımsal hasılada Avrupa’da birinci, Dünyada ise ilk 10 içindeyiz. Tarımsal üretimimizdeki artış her yıl devam ediyor. 2020 yılında toplam bitkisel üretimimiz 126 Milyon Tona yükselerek Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı.”