Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kur baskısından kurtulmak için dolara karşı altın kullanımı” çağrısı dikkatleri bankalara çevirdi. Merkez Bankası (TCMB) 2017 yılı faaliyet raporunda altın rezervlerine ilişkin önemli gelişmelerin olduğu belirlendi. Bu çerçevede Merkez Bankası, ABD Merkez Bankası (FED) nezdinde kendi mülkiyetinde olan altınların tamamını 2017 yılında Türkiye’ye getirdi. 2016 yılında FED hesaplarında yaklaşık 28.7 ton olarak görünen TCMB’ye ait altın miktarı 2017 yılı sonu itibariyle bakiye vermedi. Bu kapsamda BİST nezdinde ki altın rezervi bakiyesi 37.2 tona ulaştı. Halk Bankası da yurt dışında bulunan altınlarını Türkiye’ye getirerek, Borsa İstanbul A.Ş’ye (BİST) teslim etti. Getirilen altının miktarı 220 tonu buldu. Bunun 29 tonu Halk Bankası’na ait bulunuyor.
Ziraat ve VakıfBank’ın da yurt dışındaki altınlarını ülkeye getirme çalışmalarını başlattığı öğrenildi. Ziraat Bankası’nın şu anda Londra’da 57 ton VakıfBank’ın ise Londra’da 38 ton olmak üzere toplam 95 ton kendi mülkiyeti altınları bulunuyor.
TCMB’nin brüt altın rezervleri, kendisine ait olan net altın rezervleri ile bankalara ait olan rezervlerin toplanmasından oluşuyor. Buna göre, 2017 yılı sonu itibariyle Merkez Bankası'nın 564 ton brüt altın rezervinin 200 tonu kendisine, 364 tonu bankalara ait. 2017 yılında üç önemli gelişme yaşandı. Bunlardan biri de TCMB’nin 116 ton olan kendisine ait altın rezervlerini yıllar sonra artırmaya başlaması oldu.
Altınların yurt dışından getirilip saklanmaya başlamasının yanı sıra 2017'de hurda altınla ilgili de çok önemli bir gelişme oldu. TCMB, BİST üzerinden hurdadan ve cevherden dönüştürülmüş altınları Türk Lirası karşılığı satın almaya başladı. Uzmanlar hurda ve cevherden üretilen altının yıllık 40 ton seviyesinde olduğuna dikkat çekiyor. Bu çerçevede Merkez Bankası’nın yurt içinde cevherden üretilen altınların satın alınmasında ön alım hakkı tanınmıştı. BİST verilerine göre Türkiye’de yerleşik maden firmaları yıllık 24 ton altın üretimi yapıyor.