Dolardaki artış faiz lobisine fırsat oldu. Lobi, faizlerin artışını sağlayarak; dolar kurunun 3,02'lerden 3,40'lara taşınmasında yurtiçi alımlarını artırdı. Faiz lobisi, Ekonomik Koordinasyon Kurulu (EKK) öncesinde de 'Merkez Bankası faizi artırmalı' yaygarası koparmayı sürdürüyor.
ABD Merkez Bankası'nın (FED) faizleri artırım beklentisi yaymasıyla başlayan dolardaki artış, faiz lobisine fırsat oldu. 2013 yılında Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı döneminde faizlerin 5,5 puan artırılmasını sağlayan lobi, dolar kurunun 3,02'lerden 3,40'lara taşınmasında yurtiçi alımlarını artırdı. Gezi olaylarıyla başlayıp 17/25 Aralık darbe girişimiyle sonuçlanan 6 aylık baskı döneminin ardından yapılan 5,5 puanlık rekor faiz artışına benzer bir beklentinin peşinde olan lobi, Ekonomik Koordinasyon Kurulu (EKK) öncesinde de 'Merkez Bankası faizi artırmalı' yaygarası koparmayı sürdürüyor.
Merkez Bankası'na atanan Murat Çetinkaya; son 5 ayda faiz koridorunun üst bandını aralıksız indirmesiyle üst bandı son olarak 8,25'lere, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını ise yüzde 7.5 düzeyinde sabitledi. Geç likidite oranı da 9,75'lere indirdi. Reel sektör tarafından da desteklenen toplam 225 baz puan faiz indiriminin gerçekleştirilmesi nedeni ile para kazanamayan lobinin, doların ateşini körükleyerek faiz baskısını arttırması dikkat çekiyor.
Daha net bir ifadeyle, Merkez Bankası'nı yeni bir faiz artışına zorlayanlar arasında çıkarı döviz kurunun çok düşük belirlenmesine odaklı bir egemen kesim var. Bunlar yeniden kurları geri çekmeye yarayacak bir sıcak para girişinin olmasını sağlamak amacıyla Merkez Bankası'nın faizleri artırmaya zorluyorlar. Amaçları reel faizi sıcak para açısından yeniden cazip kılıp sıcak para girişini hızlandırarak likidite bolluğu, dolayısıyla da kur düşüşü sağlayarak ucuz dövize odaklı birikimlerini sürdürmek. Faizlerin yükselmesini isteyenler arasında açık pozisyondaki banka ve şirketler de bulunuyor. Yoğun ithal girdi kullanan ihracatçı ve yatırımcılar da bulunuyor.
Faiz lobisinin kurduğu baskıya ise gerçek kur, üretim ve istihdam peşinde olanlar direniyor. Bu kesimlerin başında ise hükümet geliyor. Hükümetin faizleri minimize etme politikasına destek veren kesimlerin başında ithal girdiye bağımlı olmayan gerçek ihracatçılar, turizmciler, kara ve deniz nakliyecileri, dış müteahhitlik sektörü, yerli KOBİ'ler ile tarım kesimi geliyor. Ancak faiz lobisine karşı direnmeye çalışanların ekonomik gücünün de sınırlı olduğu biliniyor. Bu kesimlerin durumlarını incelediğimizde şöyle bir tablo çıkıyor ortaya:
- Faiz artırımı beklenmiyor
- Hükümet bugün akşam Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında EKK'yı toplayacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faizlerin düşürülmesini yatırmaların artmasını büyümenin sağlanması ile istihdamın artmasını istediği biliniyor. Bu nedenle de akşam yapılacak. EKK sonrasında faizlerde bir artış olması beklenmiyor.