Olay üzerine aşçıbaşı işe iade davası açtı.
Mahkeme işçinin viziteye çıktığına dair belgenin bulunması nedeniyle, iki gün işe gelmemenin haklı fesih olamayacağını değerlendirerek, çalışanın kıdem tazminatını alabileceğine hükmetti.
Ancak işyeri sahibinin kararı temyizi ile bu defa Yargıtay patronu haklı buldu.
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, Viziteye çıktıktan sonra raporlu olmadan evde istirahati keyfi devamsızlık olarak değerlendirdi.
SGK Rehberi'nin haberine göre, art arda iki iş günü devamsızlığı sabit olan çalışanın her nekadar viziteye çıktığına dair belgesi bulunsa dahi, sadece bu belgenin olması devamsızlığı ispatlamaya yetmez diyerek, patronun tazminatsız işten çıkarmasının haklı sebebe dayandığını ifade etti.
Y.22.HD.03/11/2015 tarihli, 2014/16945 esas, 2015/30101 karar sayılı kararı
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, ödenmeyen alacaklarının bulunduğunu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş sözleşmesinin, işçinin devamsızlıkta bulunması sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 25. maddesinin (II) numaralı bendinin (g) alt bendinde, "işçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi " halinde, işverenin haklı fesih imkanının bulunduğu kurala bağlanmıştır.
Somut olayda, davacının iş sözleşmesi davalı işveren tarafından. 22.04.2010 tarihli fesih bildirimi ile 15-16-17.04.2010 tarihleri arasında devamsızlık yaptığı gerekçesiyle feshedilmiştir. Her ne kadar mahkemece davacının, aşçı başı .....'i arayarak hasta olduğunu bildirdiği, işyeri dosyasında 20.04.2010'da vizitiye çıktığını belirtir belge bulunduğu, davacının 4857 sayılı Kanun'un 25/II-g maddesi gereğince "ardı ardına iki iş günü" işe gelmediğinin kabul edilemeyeceği, sözleşmenin işveren tarafından haklı bir neden olmaksızın feshedildiği, bu haliyle kıdem tazminatı almaya hak kazandığı sonucuna ulaşılmışsa da, dosya kapsamından davacının belirtilen tarihlerde devamsızlık yaptığının sabit olduğu, davacının devamsızlığın haklı mazeretini ispatlayamadığı nazara alındığında işveren feshi haklı sebebe dayandığından kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.