Ramazan ayı geldi. Her yıl heyecanla gelmesini beklediğimiz ve içsel huzuru yaşayarak kendimizi yenileme imkânı bulduğumuz on bir ayın sultanı olan o ay…
Ramazan ayı fiziki anlamda sadece yeme içmeden kendimizi alıkoyduğumuz bir ay olmamakla birlikte beraberinde düşünce ve duygu dünyamıza da bazı telkinlerde bulunarak, saf fıtratımızdaki güzellikleri ve güzel olan ibareleri de bizlere hatırlatan mukaddes bir ay aslında…
Nitekim her zaman bizler için önem arz etmekte. İslam Dininde geçirilen her an insanoğlu için ayrı bir mühimmat taşımakla beraber Allah’ı anmak ve O’nun istediklerini yerine getirmek için kaçırılmaması gereken fırsatları oluşturmakta.
Her vakit gerekli olsa da bu ayda birçok iyi ve güzel niyeti özellikle içimizde barındırmak gerekiyor diye düşünüyorum. Belki dünyada yaşanan olumsuz birçok durum ve olaya karşı duyarlı olduğumuzu söyleyebiliriz ancak duyarlılığın çerçeve bulmuş haline sahip olmak için bazı eylemlerimizi Ramazan ayında daha da iyi bir temele oturtabiliriz.
DİĞERKAM OLMALIYIZ
Şimdi niyetlerimizi sıralayalım ve üzerinde düşünelim:
Bedensel rafineri dışında zihinsel ve ruhsal anlamda uyanışa geçebileceğimiz bu ayda belki biraz buruk, biraz da duyarlılığı daha fazla yaşadığımız bir ruh haline büründük. Ortak dini ve değerleri paylaştığımız Müslüman kardeşlerimizin yaşadığı durumlar karşısında elimizden gelen her türlü çabayı göstererek, Ramazan ayının maneviyatında demlenmiş güzellikler ile onlara dua ederek geçirmek niyetimiz…
Birlik beraberliğin bir nebze daha canlanıp vuku bulduğu bu ayda yaptığımız dualar ve ibadetler ile uzaktan gönül birliği oluşturmak ve yaşananlara duyarlı bir pencereden bakıp bu ayı ifa edebileceğimizi unutmayarak geçirmek niyetimiz…
Belki lüks iftar menülerine rağbet etmek yerine tek çeşit yemek ile de doyabileceğimizi, bir akşam da tatlı yemeden şekerimizi yine de dengeleyebileceğimizi, bir çatı altında sıcak evlerde özgürce sahur ve iftar yapabilmenin şükrünü yaşayabileceğimizi, hayvan yemlerinden yapılan ekmeklerin tadını düşünerek yediğimiz o lezzetli sıcak pidelerin ne kadar büyük bir lütuf olduğunu ve ailemiz ile birlikte iftar sofrasında oturarak orucumuzu açmanın ne kadar büyük kıymet taşıdığını az da olsa idrak etmek niyetimiz…
Ramazan ayının en anlamlı eylemlerinden biri olan paylaşmanın çevremizde en yakınlarımızdan başlayarak, gönüldeki birlik ve yardımseverlik duygusu ile sınırları aşabileceğine inanmak ile hareket etmek niyetimiz…
BAŞARMANIN YARISI
Daha sayabileceğimiz çokça niyetimiz var bu ayda. Belki bir sayfaya sığmayacak ancak gönlümüzde yer edinen uçsuz bucaksız büyüklükte olan mana dolu iyi ve güzel niyetler…
Biliyoruz ki, bir şeyi icraata geçirmeden önce en önemli ve etkili fiillerin başında niyet gelmekte. Çünkü niyet herhangi bir işi başarmanın yarısıdır ve eyleme geçmeyi sağlayan bilişsel bir hazırlıktır. Zihin kendini niyete göre o şey için ayarlar ve niyetlenilen yola doğru hareket eder.
Bizler dünya meşgaleleri içerisinde kendi refahımız ve iyiliğimizi ön plana almaktayız. Bu durum oldukça olağan. Ancak diğerkamlık ve duyarlılık da bir o kadar insanî tarafımızdaki her daim hatırlamamız gereken önemli değerlerimiz…
Ramazan ayı bizlere bu niyet ve duyguları belki biraz daha hatırlatır temennisi ile sözlerime son veriyor, hepimize niyetlendiğimiz oruçların yanında “niyet ettim bu ayda daha duyarlı olmaya” niyetinin de ayrıca dillerimize eklenmesini niyaz ediyorum.
Duyarlı bir gönülden bol dua ve ibadet dolu yaşayacağımız hayırlı ve bereketli bir Ramazan ayı olsun inşallah.