Sudan'da olağanüstü hal (OHAL) ilan eden ve hükümeti fesheden ordu komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, askerin eylemlerinin darbe olmadığını savundu. Ordunun son icraatlarının yerinde olduğunu savunan Burhan, "Yaptığımız askeri bir darbe değil devrimin gidişatını düzeltmektir. Halkın özgürlük, barış ve adalet taleplerine karşılık vermek istedik. Başka bir düşüncemiz yok. Ülke tehlikeli bir dönemeçte belki de uçurumun eşiğindeydi" ifadesini kullandı. Burhan'ın açıklamalarına karşılık olarak Başbakan Hamduk'un ofisinden yapılan açıklamada ise, Sudanlıların; darbenin başının yaptığının 'devrimi korumak olduğu' iddialarına kanmayacağı ifade edildi.
Sudan'da ordu komutanı Orgeneral Burhan yaptığı açıklamada, Başbakan Abdullah Hamduk'un kişisel çıkarı olmadan ülkesinin menfaati için çalıştığını ve devletin karşı karşıya olduğu tehlikeler konusunda uyarılarda bulunduğunu söyledi.
"Darbe değil düzeltme"
- Ordunun son icraatlarının yerinde olduğunu savunan Burhan,"Yaptığımız askeri bir darbe değil devrimin gidişatını düzeltmektir. Halkın özgürlük, barış ve adalet taleplerine karşılık vermek istedik. Başka bir düşüncemiz yok. Ülke tehlikeli bir dönemeçte belki de uçurumun eşiğindeydi."ifadesini kullandı.
İç savaş tehdidi
Siyasi güçleri, silahlı kuvvetleri siyaset sahnesinden dışlamak ve aleyhte kampanya yürütmekle suçlayan Burhan, şöyle devam etti:
- "İnanıyoruz ki iktidardaki tüm partiler, Sudan'ın değil kendi çıkarları için çalışıyorlar. Halkın isteği olmadan bir grubun çıkıp da geçiş döneminin yönetimini üstelenmesi ve kendi fikirlerini diğerlerine dayatmaya çalışması ülkenin milli güvenliği, birlik ve beraberliğine tehdit teşkil ediyor.Sudan’ın tüm bölgelerinde sıkıntılar vardı ancak siyasiler bunu umursamadı. Sorunlara hiçbir çözüm getirmediler. Son hafta karşılaştığımız tehlikeler ülkeyi bir iç savaşa sürükleyebilirdi. Birlik ve beraberliği tehdit eden, nefret ve ırkçılık söyleminde bulunanlar vardı.'Aramıza postal (asker) girmesini istemiyoruz.' dediklerini duyduk. Orduya karşı bir düşmanlığın varlığını hissettik. Siyasi güçler askerin girişimlerini reddettiği için bir uzlaşıya varamadık. Durum, çıkmaza girdi. Bu durum ordu içinde rahatsızlığa neden oldu. Ülkede kontrolün elden çıkabileceğe dair endişeler vardı. Bir maceraperestin çıkıp da tüm çabalarımızı boşa çıkaracağından korktuk. Ülkeyi korumak ordunun görevi. Bu yüzden bu kararları aldık."
Krizden tek çıkış yolunun birlik ve beraberlik olduğunu ifade eden Burhan, krizin çözümü için Hamduk'a üç seçenek sunduklarını, ABD'nin Afrika Boynuzu Özel Temsilcisi Jeffrey Feltman ile de ordu ve siyasi güçler arasındaki krizin çözümünü görüştüklerini belirtti.
Ordu-siyaset ilişkisi
Geçiş dönemini sivillerle tamamlayacak teknokrat hükümeti kurulması hususunda ısrarcı olduklarını dile getiren Burhan, Anayasal Bildiri Anlaşması'nın iptal edilmediğini, sadece asker sivil ortaklığıyla ilgili maddelerin askıya alındığını dile getirdi.
- Tüm Sudan halkının temsil edileceği bir hükümet kuracakları sözünü veren Burhan,"Hedefimiz ordu siyasetten uzak kendi görevlerini yaparken geçiş dönemini yöneten bir hükümet görmektir."diye konuştu. OHAL'in geçici olduğunu ve halkın yaşantısını kısıtlamayı hedeflemediğini vurgulayan Sudan ordu komutanı, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Başsavcılık gibi adli tüm kurumların oluşumlarını en kısa sürede tamamlamayı vadetti.
"Devlet iş yapamaz hale geldi"
Siyasi husumetler ve anlaşmazlıklar nedeniyle devlet kurumlarının iş yapamaz hale geldiğini ifade eden Burhan, şöyle devam etti:
- "Son iki sene, siyasi güçlerin geçiş döneminde devletin işlerini engellediği ve ülkeyi fitneye sürüklediği bir dönem oldu.Egemenlik Konseyi tamamlanacak ancak biz oluşturmayacağız. Tüm eyaletler Egemenlik Konseyinde kendilerini temsil edecek bir üye belirleyecek.Bir başbakan belirlenecek ve tüm Sudan'ı temsil edecek bir kabine oluşturmasını isteyeceğiz."
Seçim tarihiyle ilgili olarak Birleşmiş Milletlerin de aralarında olduğu uluslararası kurum ve kuruluşlarla istişare ettiklerini belirten Burhan, Temmuz 2023'ü genel seçim tarihi olarak belirlediklerini kaydetti.
- Doğudaki krizin siyasi bir mesele olduğunu ve sorunu hükümetin çözmesi gerektiğini belirten Burhan,"Siyasi partilerden tüm doğu halkını razı edecek bir çözüm bulmalarını istedik. Doğudaki halkın hak ettiği temsil oranının verilmesini önerdik."şeklinde konuştu.