New York Times’ta yer alan “Gelmeke olan şeyi görebilirdi: Trump’ın virüs konusundaki başarısızlığının perde arkası” başlıklı makalede Trump’ın Kovid-19 salgınına yönelik ilk haftalardaki tutumu incelendi. Trump’ın potansiyel virüs pandemisi hakkında çok önceden uyarıldığı halde bürokrasideki iç bölünme, planlama eksikliği ve kendi içgüdülerine olan inancı nedeniyle uyarılara zamanlıca cevap veremediği öne sürüldü.
Makalede, ilk koronavirüs vakasının görüldüğü 21 Ocak’tan ancak 6 hafta sonra Trump’ın ülkenin karşılaştığı virüs tehlikesine karşı agresif önlemler almaya başladığına dikkat çekilerek şu ifadeler paylaşıldı:
“Ocak ayı boyunca Trump defalarca virüsün ciddiyetini hafife aldı. Hükümet içinde Beyaz Saray’daki danışmanlardan istihbarat birimlerindeki uzmanlara kadar geniş bir yelpazeden gelen uyarılara rağmen riskin derecesini kabullenmede yavaş davrandı ve bir an önce harekete geçmek yerine söylemleri kontrol etmeye, ekonomideki kazanımları korumaya ve üst düzey yetkililerden gelen uyarıları ortadan kaldırmaya odaklandı.
Hükümetteki eski ve halen görevde olan bir düzine yetkiliyle yapılan mülakatlara ve ele geçirilen e-posta ile diğer belgelere dayandırılan makalede, Ulusal Güvenlik Konseyi’nin ocak başında ABD’de virüsün yayılma uyarısı yaptığı, Chicago gibi büyük şehirleri kapama seçeneğini gündeme getirdiği ancak Trump’ın marta kadar adım atmaktan kaçındığı savunuldu.
20 Ocak'ta ticari danışmanı Peter Navarro’nun Trump’a detaylı bir şekilde pandemi riskini sunduğu, virüsün yarım milyon kadar ölüme ve trilyonlarca dolar ekonomik kayba neden olacağını söylediği belirtildi.
Yine makalede, ABD İnsanı Hizmetler Bakanı Alex Azar’ın 30 Ocak’ta Trump’ı virüsün yayılmasının ciddiyeti konusunda uyarmasına rağmen Trump’ın kendisine "telaşçı" olduğu şeklinde cevap verdiği kaydedildi.
Şubat sonuna gelindiğinde hükümetteki en üst halk sağlığı uzmanlarının Trump’ı yeni bir yaklaşım sergileyerek halkı sosyal mesafe ve evde kalmaları konusunda uyarmaları için baskı yaptığı aktarıldı.