Esed rejiminin İdlib'e yönelik saldırıları devam ederken, 4.5 saat süren Milli Güvenlik Kurulu'nda "İdlib’de sivil halkı hedef alan saldırılara karşı ilave tedbirler alınacak" kararı çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Afrika ziyaretinin dönüş yolunda "İdlib için sabrımız tükeniyor" tepkisini gösterdi. Esed rejiminin saldırıları nedeniyle 1 milyona yakın sivil Türkiye sınırına ulaştı. Peki İdlib'deki insani krizi engellemek için Türkiye ne yapacak? Genelkurmay İstihbarat Dairesi eski Başkanı İsmail Hakkı Pekin, "Türkiye yoğun bir göçmen dalgasıyla karşı karşıya. İdlib'in kuzeyinde ve batısında güvenli bölge kurulacak ve bu insanlar sınırlarımızın dışında korunacak" dedi.
Esed rejimi ve Rusya'nın İdlib'e yönelik saldırıları büyük insani krize yol açarken, Milli Güvenlik Kurulu toplantısında dün dikkat çekici bir karar alındı.
4.5 saat süren toplantının ardından yapılan açıklamada, "
İdlib’de sivil halkı hedef alan saldırılara karşı ilave tedbirler alınacak sürecek
" vurgusu yapıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika ziyaretinin dönüş yolunda "
İdlib için sabrımız tükeniyor
" ifadesi, MGK'nın bu açıklamasını daha kritik hale getirdi.
Konuyla ilgili yenisafak.com'un sorularını yanıtlayan Genelkurmay eski İstihbarat Daire Başkanı İsmail Hakkı Pekin, "12 Ocak'ta ateşkes oldu ancak Esed rejimi saldırılarına devam ediyor çünkü
ele
geçirmek istiyorlar. Burası bir ticaret yolu. Esed rejiminin ayakta kalması için önemli bir yer
. Yoğun saldırılarının arkasındaki neden de bu. Rejimin ekonomik durumu çok kötü durumda. Bazı bölgelerde halk hareketlerine neden oluyor. Rejimin ayakta kalması için ticaret yollarına ihtiyaç var" dedi.
"
Türkiye insani krizi engellemek için hangi tedbirleri alabilir
" sorusuna yanıt veren Pekin, "Türkiye'nin yapması gereken şey güvenli bölge yaratmak.
Sınırımızın önünde çadır kentler kurulacak ve bu insanlar Türkiye'ye gelmeden sınırlarımızın dışında korunacak.
Bu bölgeler İdlib'in hem batısında hem de kuzeyinde ve
M4-M5 karayollarının 10-15 kilometre uzağında
olacak. Elbette çok zor konu. Hem güvenli bölgenin tesisi hem de onların ihtiyacını karşılamak zorlu bir iş." diye konuştu.
"ÖSO'NUN DİĞER TERÖR GRUPLARINDAN AYRIŞTIRILMASI ÖNEMLİ"
Türkiye ile Rusya arasında temasların devam ettiğine dikkat çeken Pekin, "BM'nin terör örgütü olarak gördüğü örgütler ile diğer silahlı muhalifler ayrıştırılması önemli. Sivil halkın güvenli bölgeye alınması gerekiyor.
El Nusra ve HTŞ gibi grupların bu güvenli bölgeye girmemesi gerekir.
Özgür Suriye Ordusu'nun muhalif unsur olarak kabul edilmesi ve onlara yönelik saldırıların olmaması konusu Rusya ile konuşuluyor" ifadelerini kullandı.
Esed rejiminin İdlib merkezine gireceği düşünmediğini belirten Pekin, "Suriye Genelkurmay Başkanlığı İdlib'in geri alınacağını söyledi ama bu propaganda amaçlı olabilir. Buna güçleri yeter mi, yetmez mi bilinmez" değerlendirmesinde bulundu.
GÖZLEM NOKTALARININ DURUMU NE OLACAK?
"Esed rejiminin ateşkes kararına uymaması nedeniyle Astana sürecinin bir parçası olan Türkiye'nin bazı gözlem noktalarının çevresi Esed rejiminin kontrolüne girdi. Peki bu gözlem noktalarının durumu ne olacak?" sorusuna yanıt veren Pekin, şunları söyledi:
"Eğer gözlem noktalarındaki varlığımız devam edecekse, bunların takviye edilmesi ve korunması gerekir.
Gözlem noktalarının bence kuzeye ve batıya doğru çekilmesi gerekir zira bu gözlem noktaları ile güvenli bölgeyi tesis edebiliriz.
Sivilleri kendi sınırlarımızı alamayız.
Gözlem noktalarını ile sınırlarımız arasında 10-15 km olabilir.
Askeri birlikler ile birlikte çadırlar da gönderildi. Böyle bir çalışma var sanırım."
#Beşşar Esed
#Suriye
#İdlib
#Türkiye
#Güvenli bölge
#MGK