'Camiler ve Din Görevlileri Haftası Programı'nda konuşan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Filistin topraklarındaki zulüm had safhada. Mescid-i Aksa, Müslümanların kırmızı çizgisidir. Saldırılar asla kabul edilemez" dedi. Kurtulmuş, Hamas'ın başlattığı Aksa tufanına ilişkin, "Tam manasıyla bağımsız, bütün kurum ve kuruluşlarıyla teşekkül etmiş bir Filistin devleti kurulana kadar Orta Doğu'daki bu kargaşa maalesef sona ermeyecektir. İki devletli bu çözümden başka bir yol olmadığı artık ayan beyan ortadadır" ifadelerini kullandı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Filistin’deki son durum hakkında değerlendirmelerde bulundu. İstanbul’daki Büyük Çamlıca Camii Konferans Salonu’nda düzenlenen Camiler ve Din Görevlileri Haftası Programı’nda konuşan Kurtulmuş, “Mescid-i Aksa’da uzun yıllardır devam eden işgal ve saldırıları büyük bir keder ve üzüntüyle izliyoruz. Bugün maalesef Orta Doğu’da, Filistin topraklarında yapılan zulüm had safhaya ulaşmıştır. Biz, 2 gündür devam eden bu gerilimi kaygıyla izliyoruz. Her iki tarafa da bu anlamda sükunet ve itidali tavsiye ediyoruz. Ancak bütün dünyaya şunu sormak da herhalde hakkımızdır: Ne oldu, nasıl oldu da Orta Doğu böylesine yaşanmaz bir bölge haline geldi? Nasıl oldu da ecdadın dört asır boyunca sulhu, selameti, barışı getirdiği Filistin toprakları bugün kan denizine döndü?” diye sordu. Bu konuda Türkiye’nin tavrının net olduğunu vurgulayan Kurtulmuş şöyle konuştu:
1967 SINIRLARINA DÖNÜLMELİ
“Orada bütün dinlerin mensupları asırlardır bir arada yaşadığı gibi bundan sonra da bir arada yaşayacaktır. Mescid-i Aksa, Müslümanların kırmızı çizgisidir. Mescid-i Aksa’ya yapılan saldırı asla ve asla kabul edilemez. Şu anda Mescid-i Aksa’nın uluslararası statüsünü Türkiye olarak koruyor ve bu uluslararası statünün sonuna kadar korunması gerektiğine inanıyoruz. Tam manasıyla bağımsız, bütün kurum ve kuruluşlarıyla teşekkül etmiş bir Filistin devleti kurulana kadar Orta Doğu’daki bu kargaşa maalesef sona ermeyecektir. İki devletli bu çözümden başka bir yol olmadığı artık ayan beyan ortadadır. 1967’de BM tarafından kabul edilen sınırlara dönülünceye kadar, yani başkenti Doğu Kudüs olan Filistin Devleti tamamıyla müstakil hale gelinceye kadar Orta Doğu’daki bu kargaşa sona ermeyecek. Bir an evvel herkesi haktan, hukuktan, insanlıktan ve barıştan yana olmaya davet ediyoruz.”
Türkiye devrede
Hamas’ın İsrail’e başlattığı Aksa Tufanı Operasyonu’ndan sonra Türkiye bölgeyi yakın takibe aldı. Tansiyonun düşmesi için diplomasi trafiği en üst seviyeye çıkarıldı. Uzmanlar, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın MİT Başkanlığı döneminden savaşan bölgeleri iyi bilmesi nedeniyle, Türkiye’nin süreci iyi okuyacağı görüşünde. Operasyondan sonra Türkiye, bölge ülkeleriyle yakın istişarede bulundu. Dışişleri Bakanı Fidan konuyu ABD, Katar, Suudi Arabistan, Mısır, Filistin ve İranlı mevkidaşlarıyla telefonda görüştü. Dün de Ürdünlü ve İspanyalı mevkidaşlarıyla son gelişmeler hakkında telefon görüşmesi gerçekleştiren Fidan’ın, tansiyonun düşürülmesi için telefon diplomasisi sürüyor.
Türkiye’nin normalleşme döneminde olduğu ülkelerin başında İsrail geliyor. Normalleşmeyle birlikte iki ülkenin birçok projede işbirliği içinde bulunmasının önü açılmıştı. Filistin ve İsrail arasında alevlenen savaşın devam etmesi ya da bölgeye yayılmasının, Doğu Akdeniz’deki projelerde, enerji anlaşmalarında, Kuşak Yol ve Orta Koridor’da soruna neden olabileceği belirtiliyor.
