Lafarge'a yönelik davada sivil taraf olarak yer alan ECCHR ile yolsuzlukla mücadele kuruluşu Sherpa, Yargıtay'ın Lafarge şirketine yönelik kararının ardından webinar düzenledi.
Webinar'da konuşan ECCHR üyesi Canelle Lavite, Yargıtay'ın Paris Temyiz Mahkemesinin, Fransız çimento devi Lafarge'a yöneltilen "insanlığa karşı suça ortak olmak suçlaması"nı iptal etmesini bozmasını "tarihi bir karar" olarak niteledi.
Lavite, bu davanın tüm dünyada iştiraklerinin nasıl çalıştığına dair bilgileri olmadığını savunan çok uluslu şirketlerin sistematik argümanını bozduğunu ifade etti.
Fransız devletinin ve Dış Güvenlik Genel Direktörlüğünün bu davada önemli bir rolü ve sorumluluğu olduğunu kaydeden Lavite, AA'nın bugün ulaştığı belgelerin eğer devam ederse soruşturmaya dahil edileceğini aktardı.
Sherpa Başkanı Franceline Lepany ise Yargıtay'ın kararından memnun olduğunu belirtti.
Lepany, bu davada mücadele etmeye devam edeceklerini kaydetti.
Webinar'a katılan AA muhabirinin sorusu üzerine Lepany, davayı AİHM’ye taşımak için erken olduğunu, AİHM’ye başvurmak için Fransa’da tüm hukuki yollarının tükenmiş olması gerektiğini söyledi.
Diğer yandan, TRT World muhabirinin, AA'nın yayımladığı evrakları görme talebine "mümkün değil" cevabı verildi.
Fransa'da Yargıtay, Fransız çimento devi Lafarge’a DEAŞ’lı teröristleri finansmandan ötürü "insanlığa karşı suça ortak olmak" suçlaması yöneltilebilmesinin önünü açan karara varmıştı.
Paris Temyiz Mahkemesinin Lafarge'a yöneltilen "insanlığa karşı işlenen suça ortak olma suçlamasını" iptal etme kararını bozan Yargıtay, alt mahkemenin farklı hakimlerle Lafarge'ın iptal başvurusunu yeniden değerlendirmesini istemişti.
Şirket hakkında Haziran 2017'de açılan soruşturma kapsamında, Lafarge'ın Yönetim Kurulu Başkanı Bruno Lafont'un da aralarında bulunduğu bazı üst düzey yöneticiler "teröre finansman sağlamak" ile suçlanmıştı.
Haziran 2018'de şirkete yöneltilen "insanlığa karşı suçlara ortak olmak" suçlaması, Kasım 2019'da düşürülmüştü.
Davaya müdahil olan sivil taraflar, yolsuzlukla mücadele sivil toplum kuruluşu Sherpa ile Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi, suçlamanın düşürülmesini Yargıtay'a taşımıştı.
Temmuz ayında ortaya çıkan Fransız istihbarat servisine ait Ağustos 2014 tarihli gizli notta, Lafarge'ın Suriye'de faaliyetlerini devam ettirebilmek için DEAŞ ile anlaşma yaptığı, sonraki aylarda fabrikayı ele geçiren DEAŞ'ın Lafarge'a ticari faaliyetlerini sürdürme ve kontrolündeki bölgelerde ulaşım izni verdiği bilgisi yer alıyordu.
Bu notla, devletin şirket ile terör örgütü arasındaki anlaşmadan haberdar olduğu ortaya çıkmıştı.
Anadolu Ajansının (AA) elde ettiği Fransız kurumlarına ait belgelerdeki bilgiler, dünyanın en büyük çimento devi Fransız Lafarge'ın, DEAŞ ile ilişkisi hakkında Fransız iç, dış ve askeri istihbarat servislerini sürekli bilgilendirdiğini ve ilişkinin Fransa devletinin bilgisi dahilinde gerçekleştiğini gözler önüne serdi.
AA'nın bugün yayımladığı haberinde yer alan belgelerde, Fransız istihbarat ve devlet kurumları, Lafarge'ı, terörü finanse ederek insanlığa karşı suç işlediği konusunda uyarmadı ve bu durumu gizli tutanaklarda itiraf etti.
DEAŞ, Lafarge'dan aldığı çimentoları sığınak ve tünel yapımında kullandı.