Rusya’nın enerji devi Gazprom’un işlettiği Kuzey Akım 1 ve 2 doğal gaz boru hatlarında yaşanan sızıntılar küresel düzeyde doğal gaz fiyatlarının fırlamasına neden olurken, sabotaj ihtimali üzerinde duruluyor. Avrupa Birliği (AB) ve Kremlin birbirini itham ederken olayın arkasında kimin olduğuna dair henüz bir kanıt bulunabilmiş değil. Sızıntının meydana geldiği bölge Danimarka’ya bağlı Bornholm Adası’nın açıklarında bulunuyor ve ülke kara sularının hemen dışında uluslararası sularda yer alıyor. Sabotaj ihtimalinin dillendirilmesinin sebebi ise boru hatlarının doğal kazalara karşı oldukça korunaklı olması. Hatların oldukça güvenlikli bir şekilde inşa edildiği biliyor. Sızıntının bulunduğu bölgenin özelliği, olası bir sabotajın hesaplı şekilde yapıldığı ihtimalini güçlendiriyor. Rusya Kuzey Akım-1’den gaz akışını geçtiğimiz aylarda tamamen sona erdirmiş, Kuzey Akım-2 ise tamamlanmasına rağmen işler duruma geçmemişti.
Baltık Denizi’nin yaklaşık 100 metre derinliğinde bulunan boru hattı; zemine yakın bir mesafede yer alıyor. Boru hattının çevresi 27 ila 44 mm kalınlığında çelik bir kasa ile sarılı. Bunun üzerinde de 60 ila 110 mm beton bir kaplama bulunuyor. Uzmanlar sızıntının yaşandığı bölgede Richter ölçeğine göre 2.3 büyüklüğünde bir şiddetin ortaya çıktığını ifade ederken, uzmanlar bunun 2. Dünya Savaşı’nda kullanılan büyük bir bombanın etkisine denk olduğunu belirtti.
Sabotaj iddialarının ardından Alman Der Spiegel dergisinin, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı CIA’in haftalar önce Almanya’yı Baltık Denizi’ndeki gaz boru hatlarına yönelik olası saldırılar konusunda uyardığını belirten haberi kafaları daha da çok karıştırdı. Alman hükümeti yetkilileri konuyla ilgili açıklama yapmayı reddetti. CIA iddiasından sonra ABD Başkanı Joe Biden’ın 7 Şubat tarihinde yaptığı konuşmada Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi durumunda Kuzey Akım-2 boru hattının ortadan kaldırılacağını söylemesi, yaşanan patlama ve sızıntının ardından yeniden gündeme taşındı.
Sızıntıların bir patlama sonrası gerçekleşmiş olduğu gerçeğinden hareketle Batılı kaynaklar Rusya’yı suçlama yarışına girişti. Kaynaklar, Rus denizaltılarının gerçekleştirmiş olabileceğini dile getirseler de, derinliğin nadiren 100 metreyi aştığı Baltık Denizi’nde böylesi bir operasyonun kullanımının çok gerçekçi olmadığını dile getirerek denize kıyısı olan ülkelerin radarlarının bu durumu kolaylıkla tespit edebileceği belirtildi. Dillendirilen diğer ihtimal ise bölgeye daha önce yerleştirilen bir mayının patlamış olabileceği. Danimarka ve İsveç gibi kıyıdaş ülkelerin patlamaya ilişkin soruşturma başlattığı açıklandı.
AB adına açıklama yapan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de Baltık Denizi’ndeki boru hatlarına verilen zarar ve meydana gelen sızıntılardan endişe duyduklarını belirtti. “Bu olaylar tesadüf değil ve hepimizi etkilemektedir. Tüm bilgiler sızıntıların kasıtlı bir eylemin sonucu olduğunu göstermektedir” diyen Borrell, her türlü soruşturulmanın yapılacağı sinyalini verdi. Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen ise sabotaj ihtimalini araştırdıklarını söyledi. Öte yandan uzmanlar patlamanın yaşandığı noktanın Danimarka karasularının hemen dışında gerçekleşmesinin sabotaj ihtimalini güçlendirdiğini belirtti.
AB, üstü kapalı bir şekilde Rusya’yı suçlarken, konuyla ilgili en dikkat çeken tepki ise Polonya’dan geldi. Eski Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski, Kuzey Akım’da meydana gelen gaz sızıntısının bir görüntüsünü sosyal medya hesabından paylaşırken, ‘Teşekkürler ABD’ yazdı. Sikorski daha sonra Lehçe bir tweet attı ve Kuzey Akım’a verilen zararın Rusya’nın Avrupa’ya gaz sağlamaya devam etmek istiyorsa “Ukrayna ve Polonya ile konuşması” anlamına geldiğini söyleyerek ‘güzel hareket’ ifadesini kullandı.
Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov, doğal gaz boru hatlarındaki hasarların sabotaj nedeniyle yaşanmış olabileceğini belirterek, “Bu, acil araştırma gerektiren benzeri görülmemiş bir durum. Gelişmelerden ötürü son derece endişeliyiz” ifadesini kullandı. Kendilerine yöneltilen suçlamaların aptalca olduğunu vurgulayan Peskov, böyle bir durumda kendilerinin de zararda olduğunu söyleyip “Biz de doğal gaz tedarik yollarımızı kaybettik” diye konuştu.
Analistler iki hattın da bu kış boyunca kullanılamayacağından emin olduklarını bildirdi. Hasarın boyutuna bağlı hatların kalıcı olarak kapanma riskinin de olduğu belirtilirken Danimarka Enerji Kurumu, sızan gazın en az bir hafta daha denize karışmaya devam edeceğini açıkladı. Suya karışan gazın tutuşarak alev alma ihtimalinden de bahsedilirken gereken önlemlerin alınması için çalışmaların sürdüğü aktarıldı.
Norveç doğal gazını Danimarka üzerinden Polonya’ya taşıyan Baltık boru hattının resmi açılışında konuşan Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, “Gaz alanında haraç, tehdit ve şantajlarla işaretli Rusya hakimiyeti dönemi sona eriyor” dedi. Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda ise ülkesinin egemenliğinin güçleneceğinin altını çizerken Rus gazına olan bağımlılıklarının sona ereceği değerlendirmesinde bulundu.