Türkiye, yakında Beyaz Saray'a oturacak Donald Trump'ın gerek bölge politikası gerekse FETÖ'ye ilişkin bugüne kadar sergilediği tavrı olumlu buluyor. Ankara, ABD'nin yeni başkanı Trump'ı özellikle FETÖ ile mücadelede önemli bir fırsat olarak görüyor. Trump'ın yakın çevresinde bulunan ve ülke yönetiminde görev üstlenmesi beklenen isimlerin “Gülen'e sığınak sağlamamalıyız” tespitleri öne çıkarken, Trump'ın 100 günlük vaatleri arasında 'yabancı lobilerin ABD seçimlerine para aktarmasının tamamen yasaklanması' maddesi dikkat çekiyor. Ülke politikasını yönlendiren yabancı lobilere set olacak bir karara imza atacak Trump, ABD dışı güç odaklarına da önemli bir mesaj vermiş oldu. Trump'ın politikaları en çok da FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ve yandaşlarını telaşa düşürmüş durumda. Trump ekibinin, Gülen'in Clinton'a 100 milyon doların üzerinde bağış yapmış olduğu iddialarından rahatsızlık duyduğu belirtiliyor.
Trump'ın dış politika danışmanı Walid Phares'in, Amerikan Türk Konseyi'nin Washington'daki yıllık toplantılar sırasında yaptığı “Bir NATO üyesi olan Türkiye'nin terör örgütü olarak gördüğü kişilerin Clinton Vakfı'na bağış yapmış olması şoke edici olur. Trump yönetiminin ilk bakacağı dosyalardan biri bu olacaktır” açıklamaları da Trump yönetimine Gülen'in yaklaşmasının hayli zor olduğu yorumlarını güçlendiriyor. ABD'de FETÖ'ye yakın kesimler, Gülen'i kaçırma hazırlığı içinde olduğunu kaydediyor. Örgüt üyeleri, teröristbaşını hangi ülkeye kaçıracaklarının hesabını yaparken adı en çok zikredilen ülkelerin başında Kanada geliyor. Takipçilerini son birkaç aydır “Kasım ayını bekleyin” diyerek oyalayan Gülen'in, Clinton'un başkan olması hayali de suya düşünce kaçmaktan başka seçeneğinin kalmadığı belirtiliyor.
Türkiye'nin ABD'nin yeni yönetimiyle ilişkilerini belirleyecek ikinci unsur ise terörist örgüt PKK'nın uzantısı olarak görülen PYD/YPG'ye karşı Trump'ın tutumu olacak. Bu konuda net mesajlar vermeyen Trump ekibinin her mesajı not ediliyor. PYD ile ilgili dengeli bir politika gütmesi beklenen Trump, Ankara'nın dile getirdiği 'güvenli bölge' konusuna ise açık destek vermiş, Suriyelilerin kendi ülkeleri içinde güvenle kalabileceği yerlerin oluşturulması gerektiğini belirtmişti.