İran’da müzakere krizi

İran’da 83 milletvekili, ABD Başkanı Donald Trump ile müzakerelere hazır olduğunun işaretini veren Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’yi, İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in talimatlarına aykırı hareket etmekle suçladı. Yapılan açıklamada, “Büyük Devrim Rehberi’nin (Ali Hamaney) mevcut ABD yönetimiyle hiçbir şekilde müzakere edilmeyeceği talimatı vermesine ve müzakerelerin ‘ölümcül zehir’ olduğunu söylemesine rağmen ‘deli’ olarak nitelediğiniz biriyle neden görüşme ve müzakere etmek istiyorsunuz?” ifadelerine yer verilmesi dikkat çekti.

Muhafazakar kesimden yükselen tepkilere rağmen Ruhani, dünkü açıklamasında müzakere ihtimaline kapıları kapatmadı. Müzakere için ABD’nin yaptırımları kaldırması gerektiğini belirten Ruhani, “Olumlu gelişmelerin anahtarı Washington’un elinde. İlk adımı atın. Bu adımı atmadan kilit açılmayacak. Yapılması gereken yaptırımlardan dönüştür” diye konuşmuştu. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif de dün, “Biarritz ziyaretimde söylemiştim, ABD, 5+1’e dönüp, nükleer anlaşmayı gerçekleştirene kadar İran Cumhurbaşkanı’yla (Ruhani) ABD Başkanı Trump’ın görüşmesi tasavvur edilemez. Bu durumda bile ikili görüşme olmayacaktır” ifadelerini kullandı.

TEL-AVİV’DE ‘DERİN’ ENDİŞE

ABD ile İran arasında nükleer anlaşma konusunda görüşmelerin yeniden başlama olasılığının İsrail yönetimini endişelendirdiği belirtildi. İsrail’in Kanal 13 televizyonunda yer alan habere göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın “doğru koşulların” oluşması halinde İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile görüşebileceği yönündeki açıklaması İsrail yönetiminde “derin” endişe uyandırdı. Kanal 13’e konuşan ve adları açıklanmayan 3 İsrailli Bakan ve 2 üst düzey yetkiliye dayandırılan haberde, Washington ile Tahran arasında nükleer görüşmelerin yeniden başlaması ihtimalinin daha önce birçok kez İsrail Güvenlik Kabinesi’nde gündeme geldiği ifade edildi.