Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenlenen Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Yüksek Düzeyli Stratejik Diyalog Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve KİK Dönem Başkanı sıfatıyla Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı El-Cübeyr ortak basın toplantısı düzenledi. Musul'u terör örgütü DAEŞ'ten kurtarmaya yönelik gerçekleştirilecek operasyona değinen El-Cübeyr, Haşdi Şabi'nin Musul'a girmesi durumunda büyük bir kriz ve felaket olacağını söyledi.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cübeyr, toplantıda Türkiye ile Körfez ülkeleri arasında işbirliği başta olmak üzere çok sayıda konunun ele alındığını söyledi. Türkiye-KİK arasındaki serbest ticaret bölgesinin tekrar hayata geçirilmesiyle ilgili bir fikir birliği içinde olunduğunu ifade eden el-Cübeyr, özellikle serbest ticaretin her türlü alanda yapılmasının her iki tarafın da çıkarına olacağını ve ilişkilerin pekişmesine katkısı olacağını belirtti.
Irak'ta 2014 yılında yapılan reformların aslında tüm kesimlerin merkezi yönetim içinde yer almasını kapsadığını ancak bunun hayata geçirilemediğini anlatan el-Cübeyr, bu durumun aslında ortaya çıkan sorunların temelini oluşturduğunu dile getirdi.
Haşdi Şabi milislerinin İran'a yönelik bağlılığının söz konusu olduğunu, bu milislerin birçok suç ve cinayet işlediğini vurgulayan el-Cübeyr, şöyle devam etti:
- “Haşdi Şabi, Musul'a girerse büyük bir kriz ve felaket olacaktır. Felluce'ye girdikleri zaman da biliyorsunuz büyük zulümler, toplu katliamlar yaptılar. Bu da oradaki mezhepsel sorunun pekişmesine neden oldu. Burada Irak için en hayırlısı, Musul'u kurtarma operasyonunda kendi ulusal ordusunu ve oradaki yerel halkı kullanması olacaktır. Yani, DEAŞ'ten kurtulmak ve akan kanın durmasını istiyorsa İran'a ya da Haşdi Şabi'ye yakın ya da aşırı radikal kesimlerden grupları kullanmaması gerekiyor."
"Türkiye'nin duruşundan hiçbir zaman şüphemiz olmamıştır" diyen el-Cübeyr, Türkiye'nin Suriye konusunda bakış açısının hiçbir zaman değişmediğinin ve bu krizin çözümü konusunda gerek Suudi Arabistan gerekse Türkiye'nin pozisyonunun aynı olduğunun altını çizdi.