Nijer’de yaşanan askeri darbenin ardından bölgeyi diken üstünde tutan gelişmeler yaşanıyor. ABD ve Fransa, Nijer’e askeri müdahale için yeşil ışık yakarak, Afrika’yı iç savaşın eşiğine getirirdi. Batılı ülkelerin ve ECOWAS’ın yaptırım ve müdahale tehdidi altında bulunan Nijer cunta yönetimi ise geri adım atmıyor. Fransa ile askeri anlaşmaları iptal ettiğini daha önce belirten cunta yönetimi, Fransız askerlerinin üslerini kapatıp Nijer’i terk etmesi için 30 gün süre verdi. Paris yönetimi daha önce cunta yönetimini meşru görmediğini bildirmişti. Daha önce Burkina Faso ve Mali’den kovulan, Nijer’i kaosa sürükleyerek kan gölüne çevirme hevesi de kursağında kalan Fransa ise Rus paralı şirket grubu Wagner’i bahane ederek yeniden bir müdahale zemini bulma arayışında.
Nijer’deki darbeye karşı çıkan Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu’nun (ECOWAS) sivil yönetime geri dönülmesi için verdiği süre dün sona ererken, birlikteki en önemli ülke Nijerya’da Senato, Devlet Başkanı Bola Ahmed Tinubu’nun Nijer’e asker gönderme talebini kabul etmedi. Şu ana kadar Nijerya’yla beraber Senegal, Fildişi Sahili ve Benin ECOWAS kararlarının arkasında olduklarını vurgularken, üyeliği daha önce askıya alınan Mali ve Burkina Faso’nun yanında Gine de askeri müdahaleye karşı olduğunu açıkladı. Fransa ve ABD’nin açık destek verdiği müdahale seçeneğinin hayata geçip geçmeyeceği belirsizliğini korurken, bölge ülkelerinde ve Nijer’de tedirginlik devam ediyor
Nijer’de 26 Temmuz’da askeri darbeyle yönetimi ele geçiren “Vatanı Koruma Ulusal Konseyi (CNSP)” Sözcüsü Amadou Abdramane, ulusal televizyonda yaptığı açıklamada, Fransa ile biri 1977’de imzalanan 5 askeri işbirliği anlaşmasının iptal edildiğini duyurmuştu. Buna göre, Nijer’de 1000 ile 1500 askerin konuşlandığı büyük bir askeri üssü bulunan Paris yönetiminin, bu üsleri boşaltarak 30 gün içerisinde askerlerini tahliye etmesi gerekiyor. Cuntanın kararı, darbenin ardından başkent Niamey’deki Fransız Büyükelçiliği önünde Nijerliler tarafından büyük bir gösteri düzenlenmesinin ardından gelmişti. Nijer’deki üs, Burkina Faso ve Mali’den kovulduktan sonra Fransa’nın Sahel bölgesinde kalan son askeri varlığı. Ülkede ayrıca ABD’nin de 1100 askeri personeli bulunuyor.
Eski sömürgecisi ülkeden kovan Nijer’deki darbe yönetiminin, askeri destek için yüzünü Rusya’nın paralı asker grubu Wagner’e çevirdiği iddia edildi. Nijer’de hükümeti devirerek iktidarı devralan “Vatanı Koruma Ulusal Konseyi (CNSP)” Başkan Yardımcısı General Salifou Mody’nin, Mali’de Wagner temsilcileriyle görüşerek Nijer’e olası askeri müdahaleye karşı Wagner’den destek istediği belirtildi. Ancak bu iddiayı, Nijer’e müdahale zemini oluşturmak için Fransa gibi ülkelerin öne sürdüğüne dair iddialar da var. Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Anne-Claire Legendre, Nijer’deki durum için Moskova yönetimini işaret ederek, “Bulduğu her yerde istikrarsızlaştırma çabalarını desteklemeye çalışan Rusya’nın fırsatçı bir tutumu olduğu açık. diye konuştu. Fransız sözcü, Wagner’i “kaosun davetiyesi” olarak tanımladı. Sosyal medyada da cunta ve Rusya yanlısı birçok yalan haberin dolaşımda olduğu görüldü. Ruslara ait Telegram kanalında, Rusya ordusuna ait kargo uçağının Niamey’e inişinin yer aldığı iddiasıyla servis edilen görüntü, sosyal medya mecralarında çokça kez paylaşılırken, videonun aslında 2006’da Sudan’da çekildiği ortaya çıktı.
Kuzey Afrika’nın önde gelen ülkeleri Cezayir ve Libya da sorunun diyalogla çözülmesi gerektiğini açıkladı. Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun, Nijer’de anayasal düzene dönüş çağrısı yaparak bu ülkeye yönelik dış askeri müdahaleye kesinlikle karşı olduklarını söyledi. Cezayir’in askeri müdahaleyi kesin ve kategorik olarak reddettiğini vurgulayan Tebbun, Suriye ve Libya’yı örnek göstererek herhangi bir askeri müdahale durumunda bunun sadece daha büyük sorunlara yol açacağı uyarısında bulundu. Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi de, bölgede istikrarın sağlanması için Nijer’e komşu ülkeler ve ECOWAS arasında işbirliğinin önemli olduğunu belirtti.