Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu yaklaşırken, Rusya’nın süreci etkilemeye yönelik faaliyetlerde bulunduğu iddiaları da konuşulmaya devam ediyor. 23 Nisan’da yapılan ilk tur seçimlerde en yüksek oyu alan bağımsız aday Emanuel Macron ve aşırı sağcı Ulusal Cephe’nin lideri Marine Le Pen, 7 Mayıs’taki nihai oylamada karşı karşıya gelecek. Rusya ise Macron hakkında yalan ve manipülatif haberler yayarak seçimleri Le Pen lehine etkilemeye çalışmakla suçlanıyor. Avrupa Birliği yanlısı bir çizgiyi savunan Macron, Rusya’ya uygulanan ekonomik yaptırımların sürdürülmesini de destekliyor. AB kaşıtı olan Le Pen ise Moksova ile ilişkilerin düzeltilmesinden yana. Son anketlere göre Macron’un oyları yüzde 60-65, Le Pen’in oyları ise yüzde 35-40 düzeyinde. Ancak aşırı sağcı adayın sürpriz yapabileceği belirtiliyor.
Karar'ın haberine göre Fransa'daki seçimler ile ilgili yaşanan tartışmalarda Rus müdahalesi konuşuluyor. Rusya’nın seçim sürecine müdahale taktiğinin üç ayağı var. İlk olarak, Sputnik haber sitesi ve RT televizyonu gibi kuruluşlar kullanılıyor. Örneğin geçen haftalarda Sputnik’te yer alan bir haberde Macron’un ‘ABD ajanı olduğu’ ve Ekonomi Bakanı olduğu dönemde ‘Amerikan finans pazarının çıkarlarına göre hareket ettiği’ iddiasına yer verilmişti.
Sitenin başka bir haberinde ise Macron’un Suudi Arabistan tarafından finanse edildiği öne sürülmüştü. Dezenformasyonun ikinci ayağında sosyal medya var. Üçüncü ayaksa siber saldırılar. Macron, şubat ayında lideri olduğu ‘Yürüyüş’ hareketinin Rusya tarafından yönlendirilen bilgisayar korsanlarının saldırılarına maruz kaldığını öne sürmüştü. Fransız istihbarat birimleri de Rusya’dan gelen binlerce siber saldırıyı önlediklerini açıklamıştı. Rusya, geçen kasım ayında yapılan ABD başkanlık seçimlerinde de benzer suçlamalarla karşı karşıya kalmıştı.
ABD’li istihbarat kuruluşları, Rusya’nın Trump’ı desteklediğini öne sürmüştü. Halihazırda bu konuda açılan soruşturmalar sürüyor. Macron’un bu konudaki son hamlesi, RT ve Sputnik kuruluşlarına ambargo koymak oldu. 39 yaşındaki siyasetçi, bu iki kuruluşun seçim kampanyası kapsamındaki faaliyetlerini izlemesini yasakladı.
Macron’un sözcüsü, bu karara gerekçe olarak RT ve Sputnik’in ‘sistematik olarak yalan haberler ve yanlış bilgiler yaymasını’ gösterdi. Rusya Dışişleri Bakanlığı ise kararı ‘ayrımcılık’ şeklinde niteleti. Öte yandan Marine Le Pen de Fransız anaakım medyasına karşı benzer bir uygulamaya gitti. Aralarında Le Monde ve Le Figaro gibi saygın gazetelerin bulunduğu 28 medya kuruluşu, bu karar nedeniyle Le Pen’i kınadı.
Sosyal medya devi Facebook, ilk kez hükümetlerin platformu propaganda amacıyla kullandığını açıkladı. ABD ve Fransa’daki seçimlere müdahale etmeye yönelik faaliyetler yapıldığı belirtilen açıklamada, bunun ‘yalan haberler yaymaktan ibaret olmadığı, algı yaratmak için çok gelişmiş teknikler kullanıldığı’ ifade edildi. Özellikle ABD ve Fransa’da yapılan seçimlerde hem içeriden hem dışarıdan yoğun bir operasyon yapıldığı kaydedildi. Son olarak Fransa’da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 30 binden fazla Facebook hesabının askıya alındığı duyuruldu. Belirli bir görüşe ait bilgi akışını sağlamak amacıyla oluşturulan hesaplarla, içerik dağıtımı ve yalan haberler gibi birçok bileşenin bir araya getirilerek seçmenlerin etkilendiği tespit edildi.
Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin favorisi Macron hakkında yapılan dezenformasyonun önemli bir kısmı sosyal medyada gerçekleşiyor. Burada algı yaratmak için kullanılan ve ‘trol’ olarak adlandırılan kullanıcı hesaplarından, Macron’a dair yalan haberler yayılıyor. Fransız siyasetçinin, kendisinden 24 yaş büyük eşinin ilk evliliğinden doğan kızıyla ilişki yaşadığı ve eşcinsel olduğu gibi ‘belden aşağı’ iddialar da bunların arasında. Bu tür faaliyetlerin Rusya tarafından yönetildiği öne sürülüyor. Bu iddiaları yayan hesaplarsa, ABD başkanlık seçimlerinde Trump’ın rakibi olan Hillary Clinton’a ilişkin yalan haberler yayanlarla aynı. Hesapların bazılarında kullanıcı fotoğrafı olarak Trump ve Rusya lideri Putin’in resimleri yer alıyor. Ayrıca ‘4Chan’ sitesindeki bir mesajlaşmada, ‘trol’lerin Macron’la ilgili iddiaları nasıl kurgulayacaklarını tartıştıkları görülüyor.