ABD Dışişleri Bakanlığı’nın her yıl yayınladığı Terörizm Ülkeler Raporu’nda, geçen yılın aksine PYD/YPG terör örgütünü çıkarması, dikkatleri bir kez daha Suriye’de Fırat’ın doğusundaki terör devleti yapılanmasına döndürdü. Raporda Türkiye’nin terör örgütü olarak nitelediği ve PKK’nın Suriye kolu olarak gördüğü PYD/YPG yer almadı. Raporun geçen yılki bölümünde YPG’den “Türkiye ayrıca Suriye merkezli Demokratik Birlik Partisi’ni (PYD) ve partinin silahlı kanadı YPG’yi, PKK’yla yakın ilişki içindeki terör örgütleri olarak tanımlıyor” diye söz edilmişti. Washington yönetimi attığı skandal adımla, Suriye’yi parçalama isteğini ve teröre verdiği desteği alenileştirdi. Halihazırda ABD, geçen yaz süresince attığı adımlarla, Fırat’ın doğusunu Suriye’den koparma projesine hız verdi. Bölgedeki hareketlilik Washington yönetiminin adım adım terör devletinin temellerini attığını gösteriyor.
Washington yönetimi son dönemde PKK/PYD terör örgütüne silah sevkiyatını hızlandırdı. Önceki gün terör örgütünün sözcüsü, ABD’nin 250 tırlık yeni mühimmat sevkiyatı yaptığını Twitter hesabı üzerinden duyurdu. Washington, Ağustos ayı içinde de bölgeye yüklü miktarda mühimmat sevkiyatında bulunmuştu. Terör örgütüne silah sevkiyatı 5 bin tırı aşmış durumda.
Terör örgütü PKK/YPG ABD desteğiyle Fırat’ın doğusundaki işgalini de genişletiyor. DEAŞ terör örgütü bahanesiyle, Rakka ve Deyrizor’un doğusunda kalan son bölgeler de terör örgütünün kuşatması altına alındı. Bölgedeki petrol ve su kaynaları da kontrol altına alındı. Bu çerçevede Esed rejiminin petrol ticaretine de yaptırımlar getirildi. Suriye’nin yüzde 30’u terör örgütünü işgali altında.
ABD, terör örgütüne silah sevkiyatına devam ederken bir yandan da yeni üsler kurmaya ve bu üsleri koruyacak füze ve radar sistemlerini de bölgeye yerleştirmeye devam ediyor. Sistemlerin Sincar’dan Münbiç’e kadar olan bölgede uçuşa yasak bölge ilan etme amacıyla yerleştirildiği değerlendirildi. Radar sistemlerinin bölgeye yerleştirildiği ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyonun sözcüsü Albay Sean J. Ryan tarafından da kabul edildi. Ryan, ABD’nin radarları daha önce bölgeye yerleştirdiğini belirtse de ülkesinin YPG/PKK’nın kontrol ettiği bölgelere füze savunma sistemi yerleştirip yerleştirmediğine ilişkin bilgi paylaşmadı.
Washington, bölgede Ekim 2015’te başlayan üs kurma faaliyetleri çerçevesinde Haseke’de 2 hava üssü inşa eden ABD, Rakka ve Münbiç’te de toplam 8 operasyonel askeri nokta oluşturmuştu. ABD, Temmuz 2017’den bu yana toplam 5 yeni üs ve nokta daha kurdu. Bunlardan 2’si Münbiç’te, Fırat Kalkanı unsurlarına yakın bölgede inşa edildi. Rakka’nın kuzeyindeki Tel Ebyad ilçe merkezinin güneybatısında 2 askeri nokta kurdu.
Fırat’ın doğusunda terör devleti kurma çabası sonucu, PKK/PYD işgal yönetimi altındaki bölgede Eylül ayında, sözde Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ABD desteğiyle kuruldu.
ABD’li özel güvenlik ve askeri hizmetler şirketi Castle (Şato) International’ın da, Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü YPG/PKK’ya hizmet verdiği ortaya çıktı. Şirketin Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü YPG/PKK ile çalıştığına dair birçok belge ve fotoğraf da hem internet sitesinde hem de sosyal medya hesaplarında açık şekilde bulunuyor. Şirket ile YPG arasında yapılan bir anlaşmanın yanı sıra şirket personeli olduğu anlaşılan görevlilerin terör örgütü simgelerini taşıyan kişilerle birçok fotoğrafı da sosyal medya hesaplarında yer alıyor
Türkmeneli Televizyonu, terör örgütü PKK’nın Irak’ın Sincar bölgesinde faaliyet yürüttüğünü ortaya çıkardı. Sincar Dağı’nda YBŞ’liler tarafından asılan PKK’nın sözde bayrak ve flamaları, bir kez daha görüntülendi. Görüntülerde ayrıca PKK’nın elebaşı Öcalan’ın resimlerinin YBŞ’ye ait evlerin duvarlarına çizildiği ve YBŞ’lilerin plakasız araçlarla rahatça Sincar’da dolaştıkları görüldü. Türk uçakları tarafından 15 Ağustos’taki hava saldırısında, İçişleri Bakanlığı’nın Terörden Arananlar Listesi’nde “kırmızı” kategoride bulunan PKK/KCK bölücü terör örgütünün sözde yürütme konseyi üyesi ve Irak kuzeyi Sincar sorumlusu “Mam Zeki Şengali” kod adlı İsmail Özden etkisiz hale getirilmişti.
Washington söz konusu sözde özerk yapının varlığını temin amacıyla da iki yeni özel temsilci atadı, büyükelçiler James Jeffrey ve Bill Roebuck. Bunlardan biri İran karşıtı politikalarıyla tanınan büyükelçi James Jeffrey. Jeffrey ayağının tozuyla, ABD’nin bölgede kalıcı olacağını ilan etti. Roebuck ise sözde özerk bölgenin yeniden inşa ve istikrar kazanmasında koordinasyon görevinden sorumlu isim olacak. Roebuck son haftalarda terör örgütü YPG militanlarıyla yaptığı görüşmelerle dikkat çekmekte.