Esed rejiminin ülkede bulunan hastaneleri işkence yapmak için kullandığı ortaya çıktı. Gözaltına alınan veya tutuklanan isimlere tedavi için götürüldükleri askeri hastanelerde işkence edildiği ifade edildi.
Suriye'de Beşşar Esed rejiminin barışçıl gösterilere katıldığı için tutukladığı sivillere, cezaevlerinden sonra, tedavi için götürüldükleri askeri hastanelerde de işkence ettiği ortaya çıktı.
ABD merkezli Washington Post gazetesi, Esed rejiminin kontrolünde Halep, Humus ve Dera illerinde birer, başkent Şam'da üç askeri hastanede rejim yanlısı doktorların, gösterilere katılmış hastalara işkence yaptığına dikkati çekti.
Gazetenin internet sitesinde dün yayınlanan haberde, Mart 2011'de Şam'daki gösterilere katılan Muhsin el-Masri isimli sivilin ifadelerine yer verildi.
Masri, gösterilere katıldıktan sonra Saydnaya Askeri Cezaevi'nde işkence görüp hastalandığını, başkent Şam'da "601" olarak bilinen ve Beşşar Esed'in sarayından yaklaşık 800 metre uzaklıkta bulunan askeri bir hastaneye getirildiğini anlatıyor.
Uluslararası Af Örgütü, şubat ayında "Suriye: İnsan Mezbahası, Suriye'de Saydnaya Hapishanesinde Toplu İdamlar ve İmhalar" başlıklı bir rapor yayımlamıştı. Rapor, Şam kırsalındaki cezaevinde Eylül 2011- Aralık 2015'te, çoğunluğu sivil 5 ila 13 bin kişinin yargısız infaz edildiğine dikkati çekmişti.
Af Örgütü'nün şubat ayında yayımladığı raporunda "İnsan mezbahası" olarak nitelediği Saydnaya'dan 601'e gözleri bağlanarak getirildiğini belirten Masri, "601'e getirilen en zayıf hasta bile itilip yere düşürülüyordu." bilgisini paylaştı.
Şam'daki bir diğer askeri hastane olan Tişrin'de çalışan eski bir teknisyen Muhammed el- Hammud ile yapılan röportajda, hastaların saçlarından sürüklenerek merdivenlerden indirildiğini söylüyor.
Haberde, Masri'nin de aralarında olduğu birçok eski mahkum ve rejimden ayrılan askeri personelin röportajlarında, 601'de "hasta mahkumların ölen insanlarla aynı yataklara zincirlenerek işkence gördüğünü" anlattıkları ifade ediliyor.
Cesetlerin toplu mezarlara gömüldüğünü dile getiren Masri, bazen doktorlara hastaların sözde tedavisiyle ilgilenirken rejimin üst düzey subaylarının eşlik ettiğini gördüklerini anlatıyor.
Haberde hastanelerden istifa ederek, rejime bağlı çalışmayı bırakan sağlık görevlilerinin, başkentteki 601, Tişrin ve Harasta askeri hastanelerinde birçok cesedin şeffaf torbalarla taşındığını gördükleri yönündeki ifadeleri yer alıyor.
2012'in sonunda hastanelerdeki sistemin çökmeye başladığına işaret edilen haberde, hayatta kalanların cezaevlerine gönderildiği, bazılarının yargılandıktan sonra serbest kalarak, Türkiye, Lübnan ve Ürdün'e göç ettiği aktarılıyor.
Haberde ayrıca, 2014'te rejim ordusunda askeri polis olarak görev yapan "Sezar" kod adlı bir kişinin çektiği işkence fotoğraflarının yayınlandığı ve ABD Kongre binasında sergilendiği hatırlatılıyor.
Söz konusu fotoğrafları, ilk olarak Anadolu Ajansı (AA) yayınlamıştı. AA'nın ulaştıkça, birkaç seri halinde yayınladığı fotoğraflar, Esed rejiminin sistematik işkence yaparak ve aç bırakarak öldürmek dahil, işlediği savaş suçlarının delili olarak büyük yankı uyandırmıştı.