Neredeyse İstanbul kadar büyük olan A23a isimli buz dağı 1986 yılında Antarktika'dan kopmuştu. Kuzeydeki Weddell Denizi'ne oturan A23a 35 yıl boyunca buz adasına dönüşmüştü. Bilim insanları en büyük buz dağı olan A23a'nın 35 yıl sonra hareket etmeye başladığını tespit etti. A23a'nın hareketi beraberinde bir dizi tehlikeyi getirdi.
Antarktika kıtasından 1986 yılında kopan A23a adındaki buz dağı bilinen büyük buz kitlesi. Dört bin metrekare büyüklüğündeki A23a, koptuktan kısa bir süre sonra Antarktika'nın en kuzeyindeki Weddll Denizi'inde karaya oturdu.
Neredeyse İstanbul kadar
Dev buz kütlesi böylece bir buz adasına dönüştü. İstanbul'un yüzölçümü yaklaşık 5 bin 500 kilometre kare. Yani kopan buz parçası neredeyse İstanbul kadar büyüktü.
Bilim insanları geçtiğimiz yıllarda buz parçasında hareket sinyalleri tespit etmişti. Ortaya çıkartılan son verilere göre A23a, Antarktika'nın dışına doğru yeniden harekete başladığı kanıtlandı.
30 yıldan uzun bir süre hareketsiz kalan A23a'nın kalınlığı 400 metreye kadar ulaşıyor. Kopan buz parçası öyle büyüktü ki Sovyetler Birliği'nin Druzhnaya 1 araştırma üssü kopan parçanın üzerinde kalmıştı.
Bilim insanlarına göre aradan geçen 35 yıllık sürede A23a'nın kütlesinde azalma meydana geldi. Böylece devasa buz parçası hafifleyerek suyun yüzeyinde hareket edebilecek kadar küçüldü.
Şu anda Antartika Yarımadası'nın kuzey ucunda olan A23a ayda 25 kilometre hızla Atlantik Okyanusu'nın güneyine doğru sürükleniyor. Dev buz dağının bir süre sonra Weddell Denizi'nin de sınırını oluşturan Antarktik Kutup Çevresi Akıntısı'na kapılacağı ve Antarktika etrafında kalacağı tahmin ediliyor.
Foklar ve penguenleri tehlikeye atabilir
A23a nihayetinde eriyip gidecek. Yine de bilim insanları bunu ne kadar süreceğini tahmin edemiyor. Başka bir risk ise Antarktika Yarımadası'nın ucuna yakın bir noktada olan Güney Georgia Adası'yla ilişkilendiriliyor.
Güney Georgia ve Güney Sandwich adaları milyonlarca fok balığı ve penguen başta olmak üzere birçok canlının üreme noktası. Eğer A23a sürüklenişi sırasında bu adalara takılırsa üremek için bölgeye giden hayvanların rotası karışabilir. Bu da özellikle yeni doğan yavruların beslenmesini engelleyebilir.