Salgının merkezi haline gelen İtalya’da büyük kriz yaşanıyor. Sosyal medyada sokakta ölen insanlara ait görüntüler paylaşılmaya başlandı. Hastanelerde yeterli sayıda yatak ve yoğun bakım ünitesi olmadığı için hastalar evlerine yollanıyor. Ülkede, Türkiye’de daha vaka yokken alınan önlemlerin büyük bölümü daha yeni hayata geçirildi. Ölü sayı 4 bini aştıktan sonra adım atan İtalya dün açık hava etkinliklerini erteleme kararı aldı, tüm park ve bahçeler erişime kapatıldı. Tatil yerlerinde, göl kenarlarındaki gıda ve içecek satan mekanlar kapandı. 15 Şubat’ta ilk vakanın görüldüğü İtalya’da ölü sayısının 400’e ulaştığı 9 Mart’a kadar hiçbir önlem alınmamıştı.
500’e yakın kişinin hayatını kaybettiği Fransa’da da hem halkta, hem de “Bu krizin başındayız” diyen Macron yönetiminde tam panik havası hakim. Birçok şehirde sokağa çıkma yasağı getirilse de tam olarak uygulanamıyor. Maske, eldiven ve dezenfektan bulamayan halk hastaneleri yağmalamaya başladı. Hastane depolarında sağlık personeli için ayrılan maskeler ve duvarlarda asılı olan dezenfektanlar yağmalanıyor. Doktorlar, kendilerine sadece birkaç gün yetecek kadar maske kaldığı yönünde açıklamalar yapıyor.
Salgınla mücadelede diğer Avrupa ülkelerine göre daha başarılı olsa da Almanya’da da büyük eksiklikler var. Ülkede ilk vaka 4 Şubat’ta tespit edilse de Merkel yönetimi ilk ciddi adımı vaka sayısı 5 bini aştıktan sonra 15 Mart’ta attı. Ülkedeki sağlık sisteminde kriz var. Sağlık Bakanı Jens Spahn, tüm hastanelerdeki mevcut yoğun bakım ünitelerindeki yatak sayısının 28 bin olduğunu ve bu sayıyı artırmak için çaba sarfettiklerini ifade etti. Spahn ayrıca, emekliye ayrılan tüm doktorların sağlık sistemine yardımcı olmaları çağrısında bulundu.
Her geçen gün katlanan koronavirüs vaka sayısında en büyük sıkıntı, yoğun bakım ünitelerindeki sağlık personeli sayısının yetersiz olmasından geliyor. Avrupa’daki yatak başına en düşük bakım personeli oranına sahip Almanya’da, hastanelerde şu anda yaklaşık 17 bin hemşire eksiği bulunuyor. Almanya’da virüsün yayılma hızı durdurulamazsa 2 ay içinde hastanelerde tam bir kriz ortamı olabileceği uyarıları yapılıyor. Ülkedeki federal yapıdan kaynaklanan gecikmeler vatandaşların da tepkisini çekiyor. Avrupa’nın bazı ülkelerinde sokağa çıkmanın dahi sınırlandırılmasına rağmen Almanya-İran uçuşlarının devam etmesine büyük tepki var.
Salgının başında “virüsü kontrollü olarak yayma” kararı alan İngiltere en büyük kaosu yaşayan ülke oldu. Boris Johnson hükümeti, eleştiriler ve toplamda ölü sayısının 250-300 bin arasında olacağını gösteren raporların ardından bir dizi tedbirler aldı. Ülkede restoran, bar, kafe, sinema ve tiyatrolar dün itibariyle kapatıldı. İngiliz hükümetinin Baş Bilim Danışmanı Patrick Vallance kötü tabloyu özetleyerek “Süreç içinde 20 bin veya daha az kişinin ölmesi iyi bir sonuç olacaktır” dedi. Sağlık Bakanı Matt Hancock salgınla mücadele için 65 bin emekli veya istifa etmiş doktor ve hemşireyi göreve çağırdı.
Avrupa’da liderler aldıkları kararları uygulamada yetersiz kalınca asker sokağa indi. Yunanistan, İspanya, Almanya, İtalya ve Fransa’da askerlere korona ile mücadele kapsamında görevler verildi. İtalya’da, virüsün en çok yayıldığı ve can aldığı Milano kentinde, bölge yönetiminin isteği ve valiliğin onayıyla daha önce terörle mücadele kapsamında görevlendirilen askerler, karantina tedbirlerinin uygulanmasını da denetlemeye başladı. Ayrıca ölenlerin naaşı askerler tarafından toprağa veriliyor. İtalya Başbakan Giuseppe Conte’nin ordunun caddelerde görev yapması dahil farklı önlemlerden oluşan yeni yasal düzenlemeler üzerinde çalıştığı açıklandı. Fransa’da başlayan yağmalar üzerine sokaklardeki asker sayısı artırıldı. İspanya’da, insanların sokağa çıkmasını önlemek için asker görevlendirildi. İtalya, Fransa ve Almanya’da yaşanan market ve hastane depolarına yönelik yağma girişimlerini önlemek isteyen İngiliz hükümeti, orduya ait özel birliklerin şehirlere inmesini kararlaştırdı. Özel birlikler, İngiltere Kraliyet Ordusu’na bağlı Tıbbi Birlikler, hastaneleri ve marketleri korumakla görevlendirildi.