Avrupa’da aşırı sağın merkez siyaseti ele geçirmesi karanlık yüzünü göstermeye başladı. Belçika’da sokak ortasında başörtülü kıza vahşice saldıran ırkçılar kızın vücuduna kesici aletlerle haç kazıdı. Anderlues kasabasında akşam saat 11 sularında yaşanan olayda, sokakta yürüyen 19 yaşındaki Arap kökenli başörtülü genç kız, gözü dönmüş iki kişinin vahşi saldırısına uğradı. Başörtülü kızın önce başörtüsünü zorla kafasından çekip alan gözü dönmüş ırkçılar, daha sonra kızın üzerindeki giysileri de yırtarak göğüs kısmına ve bacaklarına kesici bir aletle haç kazıdı. Bağırmasına rağmen kimseden yardım alamayan kıza ırkçılar, “Pis Arap” gibi sözcükler kullandı.
Avrupa genelinde aşırı sağcı ve ırkçı söylemleriyle bilinen siyasetçilerin İslamofobik söylemleri, özellikle Ramazan ayında artmıştı. İslamofobik suçlar en sık Belçika, Hollanda, Danimarka, Fransa, İsveç ve Almanya’da görülüyor. Belçika’da Müslümanlar aşırı sağcı partinin hedefinde yer alıyor. Belçika’da aşırı sağcı ve ırkçı politikalarıyla bilinen Flaman Menfaati (Vlaams Belang) Partisi’nin önde gelen liderlerinden Filip Dewinter, Ramazan’ın ilk 10 gününde sosyal medya hesabından 20’den fazla İslamofobik içerikli paylaşım yaptı.
Anvers Belediyesi’nin Müslümanlara sahur öncesi yiyecek dağıtmasını protesto eden Dewinter, bir paylaşımında “Ramazan’da mangal. Menüde domuz çevirme ve alkol var” yazdı. Parti üyesi ve eski güzellik kraliçesi Anke Van Dermeersch, yazdığı kitabın kapağında topuklu ayakkabıyla kutsal kitap Kur’an-ı Kerim’in üzerine basan bir kadın fotoğrafını kullanmış ve Ku’ran-ı Kerim’den “askeri el kitabı” diye bahsetmişti. Aşırı sağcı Dermeersch de, Ramazan’ın ilk haftasında Kur’an-ı Kerim hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) dava açacağını duyurdu.
Avrupa’da mülteci ve yabancı düşmanlığı artık bir devlet politikasına dönüşüyor. İçeride “getto” denen bölgeler oluşturulurken, Avrupa sınırları dışında da “toplama kampı” oluşturulması hedefleniyor. Danimarka’da yürürlüğe giren yeni kanuna göre getto olarak nitelenen, Müslüman bölgelerdeki çocuklar, “getto çocuğu” adıyla 1 yaşından itibaren “Danimarka değerleri eğitimi” adı altında zorunlu kültürel asimilasyona tabi tutulacak. Avrupa Birliği (AB) ise sığınmacıları birlik topraklarının dışında “toplama kamplarına” yerleştirmeye hazırlanıyor. AB liderleri, özellikle Almanya’da derinleşen sığınmacı krizi sonucu hukuki ve insani açıdan tartışmalı “toplama kamplarına” yeşil ışık yaktı.