İşgalci İsrail ordusu, son bir haftada Gazze'nin güneyindeki Refah'ta iki kez sivillerin sığındığı çadır kentleri vurarak 70 sivili yakarak öldürdü. Uluslararası toplum ve uluslararası mahkemeler, yaşananlara isyan ederken İsrail'in suç ortağı ABD yönetimi, işgal devletinin henüz büyük katliamlar işlemediğini savunmaya devam ediyor. Geçen pazar günü Refah'taki Tel el-Sultan beldesi yakınlarında bir çadır kampa düzenlenen saldırıda, çoğu çocuk 43 sivil yanarak can verdi. Önceki gün ise İsrail tankları, Refah kent merkezine girerken daha önce "güvenli" diyerek sivilleri yönlendirdikleri deniz kıyısındaki El-Mevasi bölgesinde bulunan bir çadır kenti daha vurdu. Bu saldırıda da 23 sivil hayatını kaybetti. Saldırılara ilişkin Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada ise İsrail'in Refah'taki saldırılarının "boyutunun büyük olmadığı" ve "kırmızı çizgileri" aşmadığı savunuldu.
Haftalık basın toplantısında gazetecilerin çadır kent katliamlarına ilişkin sorularını cevaplayan ABD Ulusal Güvenlik Meclisi Stratejik İletişim Sorumlusu John Kirby, İsrail'in "Henüz ABD'nin kırmızı çizgisini aşmadığını" söyledi. Kirby, “Biz hala Refah'ta büyük bir kara operasyonu yapılmak istendiğine inanmıyoruz. Hala İsraillilerin büyük birliklerle 'Refah'a girdiğini' görmek istemiyoruz. Bu noktada bunu görmedik, bunu çok yakından izleyeceğiz. Tek bir masum canın daha alındığını görmek istemiyoruz. Başkan Biden, Refah'taki İsrail operasyonlarına yönelik beklentilerimiz konusunda çok açık ve net konuştu. Refah'ta büyük bir kara operasyonunu desteklemiyoruz, desteklemeyeceğiz ve bu konuda çok tutarlıyız” dedi.
İsrail'in 7 Mayıs'ta Refah'a başlattığı kara harekatı öncesi neredeyse her gün harekatın yapılmaması gerektiğini ve yapılması halinde İsrail'e silah satışını gözden geçireceğini söylen ABD Başkanı Joe Biden ve diğer yetkililer, İsrail ordusunun ABD silahlarıyla yaptığı katliamları görmezden geliyor. CNN'nin dün yayınladığı bilgiye göre, İsrail'in Refah'taki çadır kentte işlediği katliamın ardından bölgede ABD yapını bomba ve füze kalıntılarına rastlandı. Bölgeden gelen videoları inceleyen CNN, “ABD yapımı GBU-39 küçük çaplı bombanın” kuyruğunun görüldüğünü ve bu bulgunun dört patlayıcı silah uzmanı tarafından doğrulandığını aktardı. Kanal, Mühimmat kalıntıları üzerinde görülen seri numaralarının Kaliforniya merkezli bir GBU-39 parçaları üreticisiyle eşleştiğini kaydetti.
İşgalci güç, 7 Mayıs'ta uluslararası toplumun bütün uyarılarına rağmen daha önce "güvenli bölge" olarak belirlediği ve 1.4 milyon sivilin sığındığı Refah'a kara harekatı başlatmıştı. Harekatın üzerinden geçen 21 günlük süreçte Refah'ta en az 500 sivili öldüren işgal güçleri, bölgede bulunan 1 milyon sivili ise yine güvenli diye belirlediği bölgelere tehcir etti. Birlemiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Gutterres, saldırının ardından "Gazze'de güvenli yer yok" derken, Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü İsrail'in insanları güvenli yerlere toplayıp kasten bombaladığını savundu.
ABD yönetiminin İsrail'e verdiği silah desteği, hükümet yetkililerinin istifasına neden olmaya devam ediyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Mülteci ve Göçmenler Bürosu üst düzey yetkililerinden Stacy Gilbert, Bakanlığın iki ay önce İsrail'e tedarik edilen silahların sivillere yönelik kullanılmadığını öne süren raporunun "silah desteğini meşrulaştırmaya çalıştığını" belirterek istifasını açıkladı. İsrail'e sağlanan destek nedeniyle daha önce de üst düzey hükümet yetkilileri istifa etmişti. 16 Mayıs'ta İçişleri Bakanlığı Personel Şefi Asistanı Lily Greenberg ve 13 Mayıs'ta Savunma Bakanlığı İstihbarat Ajansı (DIA) yetkilisi Binbaşı Harrison Mann istifasını sunurken, 24 Şubat'ta İsrail'in Washington Büyükelçiliği önünde tek başına eylem yapan Hava Kuvvetleri mensubu 25 yaşındaki Aarın Bushnell, "Artık soykırım suçuna iştirak etmeyeceğim" diyerek kendisini yakmıştı.