Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesindeki 7.7 ve Elbistan ilçesindeki 7.6 büyüklüğündeki depremler başta Hatay, Gaziantep, Malatya, Adıyaman, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye olmak üzere bölgedeki birçok ilde büyük bir yıkıma neden oldu. Binlerce bina yıkıldı; onbinlerce vatandaşımız hayatını kaybetti, onbinlerce insan da hastanelerde tedavi görüyor.
Depreme nerede, ne zaman, ne şekilde yakalanacağımız belli değil elbette ama yaşadığımız yapıların depreme dayanıklı olduğunu bilmek, olası bir deprem riskine karşı güvenlik önlemlerini almak için son derece önemli.
Depremden etkilenen 10 ildeki hasar tespit çalışmalarını 6 bin 500 personelle sürdürdüklerini ifade eden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Şu ana kadar 10 ilde 307 bin 763 bina yani 1 milyon 586 bin 901 ev ve iş yerini inceledik. Bunlardan 41 bin 791 binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğunu tespit ettik. Bu da yaklaşık olarak 190 bin 172 konut ve iş yerine denk geliyor yani 190 bin konutumuz ve iş yerimiz yıkılmış, ağır hasar almış durumda." dedi.
Riskli yapının yıktırılması yerine güçlendirilmesinin istenilmesi durumunda, riskli yapının yıktırılması için maliklere verilen süreler içerisinde; maliklerce, güçlendirmenin teknik olarak mümkün olduğunun tespit ettirilmesi, Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 19 uncu maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen şekilde (4/5 çoğunluk ile) güçlendirme kararı alınması, güçlendirme projesinin hazırlatılması ve imar mevzuatı çerçevesinde ruhsat alınması gerekir.
Söz konusu yapının maliki olunduğuna dair belgelerle birlikte ilgili İl Müdürlüğüne itiraz dilekçesinin verilmesi halinde söz konusu itiraz 6306 sayılı Kanun kapsamında Teknik Heyetçe incelenerek karar verilebilecektir.
Ayrıca, yapılacak güçlendirmenin mahiyetine göre ruhsatı veren idare tarafından belirlenecek süre içerisinde güçlendirme işi tamamlandıktan sonra, tapu kaydındaki riskli yapı belirtmesinin kaldırılması için ilgili Müdürlüğe başvurulması gerekmektedir.
Herhangi bir binanın 6306 sayılı Kanun kapsamındaki haklardan yararlanabilmesi için, yıkılmadan önce bu Kanun kapsamında riskli yapı olarak tespit edilmiş olması gerekmektedir. 6306 sayılı Kanun kapsamı dışında herhangi bir sebeple hasarlı olduğu tespit edilerek yıkılan bir binanın bu Kanun kapsamındaki haklardan yararlanması söz konusu değildir.
6306 sayılı Kanun’un 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan; “2863 sayılı Kanun ve 5366 sayılı Kanun kapsamındaki alanlarda uygulamada bulunulması hâlinde alanın sit statüsü de gözetilerek Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın görüşü alınır.” hükmüne istinaden, riskli olarak tespit edilen ve itiraz süreci de tamamlanarak riskli olduğu kesinleşen 2863 sayılı Kanun kapsamındaki yapılar hakkında ilgili Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun görüşünün alınması ve bu kurulun alacağı karara göre işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
- Kısa kolonlara sahip yapılar,
- Yeteri kadar güçlü malzemelere sahip olmayan binalar,
- Projesiz olarak inşa edilen binalar,
- Düzensiz plana sahip olan yapılar,
- Projeye uygunsuz ve sağlıksız şekilde eklemelerin yapıldığı binalar,
- Bina yapılırken deprem yönetmeliğine uygun olmayan malzemelerin kullanıldığı binalar,
- Kullanılan malzemelerin kalite dışında miktar bakımından da zayıf olduğu binalar,
- İnşaat esnasında zeminin dikkate alınmadığı binalar,
- Market veya farklı çalışmalar amacıyla mevcut hali korunamayarak kolon ve kirişleri eksiltilmiş binalar.