Sezon başından beri Galatasaray’ın oynamaya çalıştığı oyun sisteminin kaçınılmaz olarak başarı getireceğini yazdım. Burada en önemli unsur elbette teknik direktör Okan Buruk. Öyle ya, UEFA Şampiyonlar Ligi’nde ön alanda baskıyı en iyi uygulayan iki teknik adamdan biri o; diğeri ise Bayer Leverkusen’in hocası Xabi Alonso. Bunlar tesadüf değil, fakat bizim futbol yorumcuları nedense bunu konuşmak yerine sürekli bel altı yaparak kendilerini değersizleştiriyorlar.
“Icardi ve Osimhen birlikte oynar mı?” dediler. “Hadi Fenerbahçe maçında, hadi Beşiktaş maçında oynasınlar” dediler. İki maçta da sarı-kırmızılılar kazandı. Yetmedi, “Premier Lig takımı Tottenham karşısında görelim” diye yazdılar, konuştular. Sonuç? Tottenham tarihi bir farktan kurtulurken, son yıllarda böyle bir futbol eziyetine şahit olmamıştı. İstatistikler, İngiliz ekibi adına tam bir faciaydı.
Diğer yandan Galatasaray, ligin en dinamik takımı Samsunspor’la oynadı ve neden ikinci sırada olduğunu anlamış oldu. Fakat Okan Buruk ve öğrencileri disiplini asla elden bırakmayarak, rakibini küçümsemeyerek çok kıymetli bir 3 puan aldı. Tek tek oyuncu konuşmak istemiyorum fakat Muslera, Sanchez, Torreira ve Osimhen adeta Galatasaray’ın maç kaybetmesine izin vermiyorlar. Osimhen, nasıl bir süperstar olduğunu gösteriyor; aynı zamanda Sanchez’in de bir dünya yıldızı olduğu ortada.
Galatasaray’ın aleyhine çalınan penaltılara rağmen oyunundan ödün vermemesi ve hakemi de yenmesi her hafta görülecek bir şey değil. Hakemlerin haftalardır bu kirli düzende göz göre göre Galatasaray’ın aleyhine çaldığı düdüklerin bir sonu olmalı. Galatasaray, bu ligin zaten çok üstünde bir takım olduğunu hem Avrupa’da hem de ligde kanıtlıyor.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.