Ekrem Bey partide değişim istiyor. “Lider, günü geldiği zaman görevi bırakmayı bilmeli” görüşünde. Kurultay yaklaşıyor, parti genel başkanlığına aday olacak mı olmayacak mı? Yerel seçim yaklaşıyor, İBB’ye aday olacak mı olmayacak mı? Soranlara ne evet diyor, ne hayır. *** Gazeteciler, siyasetle ilgilenenler, yakın çevresi, uzak çevresi, oturmuş Ekrem Bey’in önündeki seçenekleri sayıyorlar. İkiden başlıyor, üçe dörde çıkıyor ihtimaller. *** Birine aday olunca kazanamayıp diğerini de kaybetmek var.
Ekrem Bey partide değişim istiyor. “Lider, günü geldiği zaman görevi bırakmayı bilmeli” görüşünde.
Kurultay yaklaşıyor, parti genel başkanlığına aday olacak mı olmayacak mı?
Yerel seçim yaklaşıyor, İBB’ye aday olacak mı olmayacak mı?
Soranlara ne evet diyor, ne hayır.
***
Gazeteciler, siyasetle ilgilenenler, yakın çevresi, uzak çevresi, oturmuş Ekrem Bey’in önündeki seçenekleri sayıyorlar.
İkiden başlıyor, üçe dörde çıkıyor ihtimaller.
***
Birine aday olunca kazanamayıp diğerini de kaybetmek var.
Birine aday olmayınca da diğerini kazanmak garanti değil.
Keşke çoktan seçmeli olmasaydı... İhtimallerin çokluğu kafa karıştırıyor.
Sadece kafa karışsa iyi. Bir de bulunduğu ve bulunacağı konum, durduğu ve duracağı zemin sallanıyor. Bir var, bir yok gibi. Bir garanti gibi, bir imkân dışı gibi.
***
Dört ihtimal olduğunu düşünenlerin senaryosu şöyle:
BİR: İBB’ye aday olmayıp kurultayda aday olmak
İKİ: İBB’ye yeniden aday olup genel başkanlık için başka bir ismi çıkartmak
ÜÇ: İBB’ye aday olup seçildikten sonra olağanüstü kurultayda adaylık
DÖRT: Yeniden İBB Başkanı seçilip beş yıl sonraki cumhurbaşkanı seçimine hazırlanmak
***
Her şey kendine bağlı olsa mesele yok. Bir parti var, bir kitle var, partinin bir genel başkanı var, kurulları var.
İsteyenler, istemeyenler...
Destek verir görünüp kendi hesabını yapanlar...
Zor dostum zor.
***
Bir zamanlar CHP’nin muadili konumunda olan SHP’nin eski lideri Murat Karayalçın, Ekrem Bey’in İBB adaylığına sıcak baktığını belirtince nasıl bir cevap almış?
Olumlu mu, olumsuz mu?
İkisi de değil.
Gülmüş Ekrem Bey. Daha doğrusu gülümsemiş. Evet dememiş ama hayır da dememiş.
Aslında gönlü ister ki üçü bir arada olsun. Daha şık durur üstünde.
***
Karayalçın da kendi adına ara formül öneriyor. Taraflar uygun görürse, genel başkan olabileceği fikrini ortaya atıyor.
Formülün adı, geçici genel başkanlık. Ara dönem gibi bir şey.
Aday olmak isteyen başka isimler de var. Onlar da değişimden yana konuşuyor.
***
İBB nedir ki Ekrem Bey için?
Atlama tahtası.
Genel başkanlıksa merdiven sayılır. Yahut asansör.
Asıl hedef 1 numaralı koltuk. Cumhurbaşkanlığı.
İBB koltuğunu alır almaz, hiç sakınmadan gözünü çevirdiği makam.
Öyle olmasa, birkaç gün önce “Türkiye’yi yeniden hayal etmek, ikinci yüzyılımızda yeni bir yolculuğa çıkmak için sabırsızlanıyorum” der miydi?
***
Hepsi iyi güzel de Kemal Bey yokmuş gibi davranmakla nereye varılır?
Zaten elde var bir gibi görünen İBB adaylığı bile Kemal Bey’in iradesine bağlı değil mi?
Çekil deyince çekilen biri mi var partinin başında?
Değişim istemekle değişim olmuyor ki.
Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulguru garantiye almak lazım önce.
***
Dimyat deyince haritaya bakmakta fayda var.
Midyat ile karıştıranlar var.
Biri Mardin’de, biri Mısır’da.