Yargıdaki değişim hızlarını artırdı

İlhan Toprak
00:0028/01/2011, Cuma
G: 28/01/2011, Cuma
Yeni Şafak
Yargıdaki değişim hızlarını artırdı
Yargıdaki değişim hızlarını artırdı

Yüksek yargının iş yükünü azaltmak ve yıpranan imajını yeniden kazandırmak için hazırlanan kanun tasarısının Meclis'te görüşülmeye başlanması Yargıtay'ı hareketlendirdi. Yargıtay, 1 milyon 850 bine yakın dosyayı 1 yılda bitirilebileceğini açıkladı

Yüksek yargıyı iş yükünden kurtarmak, vatandaşın yargıya olan güvenini sağlamak için hazırlanan kanun tasarısının Meclis'te görüşülmeye başlamasıyla birlikte Yargıtay'dan ilginç açıklamalar geldi. 11 yıldır iş yükü gerekçe gösterilerek bitirilemeyen Hizbullah davasını 9 saatte karara bağlayan Yargıtay, 1 milyon 850 bine yakın dosyanın da 1 yıl içerisinde bitirilebileceğini açıkladı. Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker ise yaptığı açıklamada İstinaf mahkemelerinin kurulmasıyla birlite dosyaların en kötümser tahminle 2 veya 3 yılda bitirilebileceğini söyledi.

Yeni dairelerin kurulması ve yeni üyelerin atanması ile çalışma şeklinin belirlendiği kanun tasarısını görüşmek üzere dün toplanan Yargıtay Başkanlar Kurulu toplantısında tasarıyla ilgili Yargıtay'ın görüşünün, bugün TBMM'deki görüşmeler sırasında iletilmesi benimsendi. Yeni dairelerin kurulmasına ve yeni üyelerin atanmasına karşı çıkan Yargıtay, istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesi halinde ellerindeki dosyanın bir yılda bitirileceğini açıkladı. Ancak uzmanlar istinaf mahkemelerinin Yargıtay'a gelen dosyaları en fazla yüzde 50 oranında azaltacağına dikkati çekti. Yargıtay'ın bir dosyayı incelemesi 2 ile 5 yıl arası bir zamanı buluyor. Bu durumda Yargıtay'ın mevcut 1 milyon 850 bine yakın dosya incelemesini 1 yılda nasıl yapacağı merak ediliyor. Yargıtay, bir yılda ortalama (2010 yılında 560 bin dosyayı incelemiş) 600 bin dosyayı incelediğine göre hiç dosya gelmese dahi mevcut dosyaları en erken 3 yılda bitirebilecek.

GERÇEKER DÜN ÖYLE BUGÜN BÖYLE

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, on gün önceki "Yargıtay Kararları Çerçevesinde Ceza Hukuk Sempozyumu" açılışında, "Yargıda reform" istediğini dile getirmişti. "Artık bıçak kemiğe dayandı. Sorunlar kartopu halinde çözümsüz bir yumak haline geldi. İnsanlar, toplum şikayetlerinde haklı. Vatandaşa sorunlarımızı mazeret olarak sunamayız" diyen Gerçeker'in vatandaşların adalet beklentisini karşılayacak tasarıyı eleştirmesi dikkat çekti. Gerçeker, Yargıtay Başkanı olunca Adalet Bakanlığı'na iki defa yazı yazarak Yargıtay'da 6 yeni daireninin kurulmasını istemişti.

Yargıtay Başkanı Gerçeker, Hizbullah ana davasının 85 klasörden ve 40 bin belgeden oluştuğunu ve dosyanın eylül ayında Yargıtay'a geldiğini söylemişti. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 11 yıldır süren 85 klasör ve 40 bin belgeden oluşan dosya hakkındaki kararı 9 saatte vermişti.

DOSYALAR OLMAYAN USULLE İNCELENİYOR

Yargıtay'da kararlar 5 üyenin imzasıyla alınabiliyor. Ancak Gerçeker'in de ifade ettiği gibi mevcut kanunda olmamasına rağmen Yargıtay'ın heyetler halinde çalıştığı biliniyor. Gerçeker, Yargıtay'da yaptığı son basın toplantısında, dairelerin sağlıklı çalışmadığını, her dairenin ikişer üçerli heyetler halinde çalıştığını söylemişti. Yani bazı üyelerin bir dosyayı hiç incelemeden heyetin verdiği kararın altına imza attığı ortaya çıkmıştı. Hukuk çevreleri de Yargıtay'ın heyet halinde çalışmasının mevcut yasalara aykırı olduğunu dile getirdi.

BÖLGE MAHKEMELERİ TEK BAŞINA YETMEZ

Bölge Adliye Mahkemeleri (İstinaf mahkemeleri) Yargıtay'a gelen dosyaların ancak yüzde ellisini eritebilecek. 2004 yılında çıkarılan Bölge Adliye Mahkemeleri Kanunu'na göre 9 bölgede kurulacak istinaf mahkemeleri, üst sınırı 5 yıl olan hapis cezalarına bakacak. Ağır cezalık davalar ile 5 bin TL'nin üzerindeki davaların temyiz incelemeleri yine Yargıtay'da yapılacak. Verilere göre Yargıtay'a gelen dosyaların yarısını ağır cezalık dosyalar ile miktarı 5 bin TL'yi aşan dosyalar oluşturuyor.


Madem bitiyordu neden beklediniz

Emekli Yargıtay Savcısı Ahmet Gündel: Bu açıklamalar Yargıtay'daki birikim ile örtüşmüyor. Şu andan itibaren Yargıtay'a dosya akışı kesilse bile mevcut sistemle ve sayılarla eritilmesi 4-5 yılldan önce olmaz. Kaldı ki istinaf mahkemeleri kurulsa bile bu mahkemelerden Yargıtay'a dosya akışı devam edecek. Örneğin cezalarda 5 yıldan fazla mahkumiyet kararı ve belli tür davalar Yargıtay'da incelemeye tabi olacak. Bu nedenle hem şu andaki Yargıtay'ın dosya yükü itibariyle hem de istinaf mahkemeleri kurulduğunda dosya akışı gözönüne alındığında Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun aldığı karara katılmak mümkün değil. Dosyalar bir iki yılda bitirilecek durumdaysa o zaman soaurlar; şimdiye kadar neden bu dosyaları bitirmediniz de dosya yükü bu kadar kaldı. Şimdi gerçekçi olmak gerekiyor. Öncelikle Yargıtay'daki dosyaların eritilmesi gerekir. Bu nedenle kısa vadede Yargıtay'a yeteri kadar daire ve yeni üye ataması gereklidir.


Daire ve üye sayısının artırılması zaruridir

Yargıtay Onursal Üyesi Kamil Acar: İstinaf mahkemelerinin kurulması durumunda bile Yargıtay'ın iş yükü hafiflemeyecek. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun kararı bu açıdan da ilginç. Yani Bölge Adliye Mahkemeleri kurulduktan sonra Yargıtay'a dosya gelmeyecek diye bir durum söz konusu değil. Üstelik bazı istinaf mahkemelerinde görev yapacak hakim sayısında da sıkıntı var. Hakim alımı çeşitli bahanelerle engellenmişti. İstinaf mahkemelerine tahsis edeceğiniz hakimlerle bu sefer adliye mahkemeleri sıkıntı çekebilir. Bu sebeple Yargıtay'daki iş yükünü azaltmak için mutlak süretle daire ve üye sayısının arttırılması gerekir. Bu bir zarurettir.