Kürt sorununda Esat, Ermeni açılımında Aliyev

Abdülkadir Selvi
00:005/09/2009, Cumartesi
G: 5/09/2009, Cumartesi
Yeni Şafak
Kürt sorununda Esat, Ermeni açılımında Aliyev
Kürt sorununda Esat, Ermeni açılımında Aliyev

İki sorunun çözümünde önemli adımlar atılıyor. Kürt sorunun çözümü için geliştirilen demokratik açılım süreci ilginç bir şekilde Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esat'ı, Türkiye-Ermenistan açılımı ile Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev'i önplana çıkarıyor.

Bu da sorunların hem uluslararası boyutunu bize gösteriyor hem de Türkiye'nin artık sorunların çözümünde yararlandığı enstrümanların çeşitliliğini ortaya koyuyor.

İftar programları Türkiye'nin sayesinde artık diplomasinin unsurlarından biri haline geliyor. Diplomasi koridorları ya da Camp David zirvesi türü diplomasi literatürüne artık iftar sofraları da eklenecek.

Karikatür krizinin mimarlarından NATO Genel Sekreteri Rasmussen'i Ankara'da iftar sofrasında ağırladık. Kocatepe Camii'nin güzel sesli müezzininin okuduğu ezanı Muhammedi'yi dinletip, Başbakan Erdoğan'ın ağzından İslamiyetin hoşgörü dini olduğunu anlattık. ”İftar sofrası beni çok etkiledi” diyerek ayrıldı ülkemizden bir dönem İslam dünyasının nefret ettiği Rasmussen.

16 Eylül'de İstanbul'daki iftarda ağırlayacağımız konuğumuz ise başta Kürt sorunun çözümüne yönelik çabalar olmak üzere bölgesel dengeler açısından çok önem arzediyor.

PKK'yı Kandil'den indireceksek, çözümün bir ucundan da Suriye'nin tutması kaçınılmaz. Çünkü PKK'nın içindeki Suriyeli sayısının 700-1000 arasında bir rakam olduğu söyleniyor.

Kendi içindeki Kürt hareketinde de yer yer kıpırdanma olduğu için, “bunlar eli silahlı teröristler” diye topraklarına sokmak istemiyor Esat yönetimi. Ama Suriye'yi dünya ile entegre eden, İngiltere ve ABD ile barıştıran, Uluslararası zeminlere taşıyan Türkiye'nin ağırlığı burada kendini hissettiriyor. Son olarak Irak'la savaşacak duruma gelmişlerdi biz girdik devreye. Hatta Irak'ta patlayan ve iki ülkeyi karşı karşıya getiren bombanın altında da Suriye'yi yalnızlığa itmek isteyen üçüncü bir ülkenin planından söz ediliyor. Bir süre sonra parmaklar İran'ı gösterirse şaşırmayın. Türkiye bu tür artıları nedeniyle Beşşar Esat'ı çözümün bir ucundan tutturacak.

Ermeni açılımının diğer ucunda ise Azerbaycan Devlet Başkanı Haydar Aliyev yer alıyor.

Aliyev'in prozisyonu burada çok önemli. Türkiye Ermenistan'la sağladığı açılımdan Azerbaycan'ın maksimum fayda temin etmesini istiyor. Bunun için Dağlık Karabağ'daki 7 beldeden Ermeni askerinin çekilmesi ve Laçin koridorunun açılarak, bölgenin Azerbaycan'a bağlanması bu açılımın kilidi oldu. Bu kilidi açacak olan da Aliyev.

Bu açıdan Ekim ayı çok önemli gelişmeler sahne olacak.

Cumhurbaşkanı Gül 2-3 Ekim'de Nahçivan'da yapılacak olan Türk Cumhuriyetleri liderler zirvesinde bir araya gelecek İlham Aliyev ile. Sarkisyan ile Aliyev ise 9 Ekim'de görüşecekler. 14 Ekim'de Bursa'da oynanacak milli maçta ışığın rengi ortaya çıkacak.

Edindiğim izlenim Aliyev 7 beldeden Ermeni askerlerinin çekilmesini ve Laçin koridorunun açılmasını Azeri kamuoyuna iyi takdim eder, bu kilidi açarsa, Türkiye sınırlarını açıp, tarihi sorun çözüm yoluna koyacak.