Ekonomik riskin, siyasi riskle birebir alakalı olduğunu söyleyen AK Parti Ekonomi İşleri Başkanı Gedikli, 'Yeni düzenlemeler siyasi riskleri minimize eden, ona bağlı olarak ekonomik istikrarı da garanti eden bir düzenleme oldu. Türkiye'nin 'olay riski azalacak' dedi.
AK Parti Ekonomi İşleri Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı Dr. Bülent Gedikli, anayasada yapılan düzenlemelerin turnusol kağıdı fonksiyonu gösterdiğini, maskeleri düşürerek, her partide kimin diktacı, kimin demokrat olduğunu ortaya çıkardığını söyledi. Muhalefetteki üç partinin de düzenlemelerle ilgili aldığı tavrı halka izah edemeyeceğini belirten Gedikli, düzenlemelerle ekonomide 'olay riski'nin azalmış olacağını kaydetti.
CHP'nin getirilen düzenlemeler konusundaki oylamalara neden katılamadığını halka izah edemeyeceğini söyleyen Gedikli, CHP'nin yaptıklarıyla aslında, sine-i millete dönmüş gibi olduğunu ifade eden Gedikli şöyle devam etti: “Çünkü geliyorsun kürsüyü işgal ediyorsun. Konuşmalarını yapıyorsun, ondan sonra da oy kullanmıyorsun. Bunların hepsi 'fuzuli şagil'dir. Ekonomide güzel bir kavramdır 'fuzuli şagil'. (Haksız yere bir yeri işgal edendir). Kürsüyü haksız yere işgal ettiler. Ondan sonra da kendileri oylamaya katılmıyorlar. CHP bu içerisindeki çelişkiyi halka izah edemez.”
MHP'nin anayasa değişiklik paketine oylamalarda kırmızı (red) kullandığını millete izah edemeyeceğini kaydeden Gedikli, “Bu anayasaya red verdiklerini izah edemezler millete. Millete mahcup olacaklar. Seçim meydanlarında millet BDP'nin yıllardan beri parti kapatmalarından şikayet ettiğini hatırlatan Gedikli, “Anayasal düzenleme önüne gelmiş, sen oylamalarına bile katılmamışsın. Burada büyük bir çelişkin var” dedi.
Gerçekleştirilen düzenlemelerin milli iradenin tecelli etmesini sağlayacağını kaydeden Gedikli, “Bugüne kadar milli irade ne kadar tecelli ediyordu gördük hep. Ergenekon sürecini gördük. Çetelerin nelere müdahil olduğunu gördük. Bunların hepsi şimdi ise bir demokratik ülkede olması gereken sürece dönüşüyor. Milli irade gerçek anlamda tecelli edecek” değerlendirmesini yaptı.
CHP'nin parti kapatılmalarını yeniden düzenleyen 14'üncü maddenin AK Partili milletvekillerinin de red oyu vermesi sonucu paketten düşmesiyle ilgili olarak, 'Onurlu şahlanış' ifadelerini kullandıklarını kaydeden Gedikli, “Bizim bazı milletvekillerimizin red oyu kullanmalarıyla ilgili söylemişlerdi bu sözü. Kendileri, oylamaya katılmadılar, red oyu bile kullanmadılar. Söyledikleri bu 'onurlu şahlanışı' kendileri bile göstermediler. Kendinizin yapamadığı şeye neden onurlu şahlanış diyorsunuz. Bunlar baştan aşağı çelişki” sözleriyle eleştirdi. Anayasadaki düzenlemelerin Meclis'teki partiler açısından turnusol kağıdı fonksiyonu gösterdiğini belirten Bülent Gedikli, “Her partide kimin diktacı olduğu ortaya çıktı. Kimlerin kendi milletvekillerine baskı uyguladığı görüldü. Kim demokrat olduğu görüldü. O açıdan bu paket ve oylamalar çok hayırlı oldu. Paket birçok maskeyi düşürdü. Kimler gerçekten diktacı, kimler siyasetçi, kimler demokrat ortaya çıktı. Kimler hukuka uyuyor, kimler hukuk dışı davranmaya yeltenebiliyor hepsi çıktı ortaya” dedi.
Getirilen düzenlemelerin siyasi istikrarı sağlayacağını, normal her demokratik ülkedeki hukuk devleti uygulamalarının aynısının Türkiye'de de olmasının önünü açacağını söyleyen Bülent Gedikli, “Fakat, parti kapatmayı düzenleyen madde paketten düşmesi ekonomiyi etkileyebilecektir. Çünkü ekonomi rayında giderken birden pat diye parti kapatılması davası açıldığını düşünün. O an ekonominin durumunu düşünün. Bütün göstergeler nasıl bozuluyor biliyoruz. Ancak, böyle olmaması lazım. Bunlar normalleştiği zaman Türkiye'de 'olay riski' azalmış olacak. Siyasi riskleri azaltılması, ekonominin düzene girmesini sağlayacak. Ekonomik risk, siyasi riskle birebir alakalıdır. Yabancı sermayenin gelmesi, yerli sermayenin yatırım yapması tamamen bir siyasi istikrar sonrası gelişen ekonomik bir olaydır. Dolayısıyla yeni düzenlemeler siyasi riskleri minimize eden, ona bağlı olarak ekonomik istikrarı da garanti eden bir düzenleme oldu” diye konuştu.